Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/3214 Esas 2016/5419 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3214
Karar No: 2016/5419
Karar Tarihi: 03.05.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/3214 Esas 2016/5419 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/3214 E.  ,  2016/5419 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.06.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davalı ..., dava konusu taşınmaz mera vasfında olduğundan geçit kurulma olanağının bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir.
    Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
    Somut olaya gelince; 4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesi gereğince meralar özel mülkiyete konu olamaz, amacı dışında kullanılamaz. Bu nedenle özel mülkiyete konu taşınmazların malikleri adına tescili gerekirken, meraların kadastro çalışması sırasında sadece sınırlandırılması ile yetinilir.

    Ayrıca geçitin taşınmazların leh ve aleyhine kurulması ve tapu kütüğündeki özel siciline tescili gerektiğinden, dolayısıyla tapu siciline tescil edilmeyen mera vasfındaki taşınmazlarda bu hükümler uygulanamayacağından mera niteliğindeki taşınmazlar aleyhine geçit kurulması mümkün değildir.
    Bu durumda mahkemece mahallinde yeniden keşif yapılarak Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri doğrultusunda civardaki özel mülkiyete konu taşınmazlar üzerinde en uygun seçenekten geçit kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.