17. Ceza Dairesi Esas No: 2018/283 Karar No: 2018/10604 Karar Tarihi: 17.09.2018
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/283 Esas 2018/10604 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2018/283 E. , 2018/10604 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Doğrudan tayin edilen adli para cezalarının miktarları itibarıyla hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, sanık ... müdafiinin ve sanık ..."in temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak ayrı ayrı REDDİNE, 2-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararı kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... müdafiinin ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 3-Sanıklar hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanıklara ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede açıkça talep edilmeyen 5237 sayılı TCK"nın 116/4. maddesi uyarınca yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesine aykırı davranılması, 2-Kabul ve uygulamaya göre de; 1-Yakalama tutanağına ve tanıkların beyanına göre; suçun fikir ve eylem birliği ile hareket eden iki fail ile birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında; kurulan hükümde TCK"nın 119/1-c maddesi ile cezada artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ..."in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının gözetilmesine, 17.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.