23. Hukuk Dairesi 2014/8789 E. , 2015/6334 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2014
NUMARASI : 2013/221-2014/51
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı N....tarafından Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nde müvekkil davacı şirket ve davalı şirketler aleyhine açılan tazminat davasında mahkemece davanın kabulüne karar verilerek toplam 21.892,16 TL"nin yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini, kararın Giresun 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/1402 esas sayılı dosyası üzerinden takibe konulması üzerine takip borcu olan toplam 26.567,36 TL"nin müvekkili şirketçe ödendiğini, müvekkili şirket ile davalı şirketler arasında ihale yolu ile hizmet alımlarına ait tip sözleşme imzalandığını, davalıların koruma ve güvenlik işini aldığını, söz konusu işleri yürütmek üzere personel çalıştırdıklarını, davacı şirket ile davalılar arasında düzenlenen sözleşmeye göre sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukların tamamının yükleniciye ait olduğu hususunun düzenlendiğini, bu kapsamda davalı şirketlerin işten çıkarmış olduğu personellerin kıdem ve ihbar tazminatları ile diğer maddi yükümlülükleri yerine getirmeleri gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile toplam 2.500,00 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 26.02.2014 tarihli dilekçesi ile, davalı yüklenicilerin birden fazla olduğunu, davalıların hangi süre ile sorumlu olduklarının bilinmediğini, alınacak bilirkişi raporu ile davalıların sorumlu oldukları meblağın belirlenebileceğini belirtmiştir.
Davalı V..... Özel Güvenlik ve Koruma Ltd. Şti. vekili, işçilerin tamamının Ç.....Elektrik Dağıtım A.Ş."nin kendi işçileri olduğunu, uzun yıllar boyunca taşeron olarak görünen şirketler değişmesine rağmen, işçilerin hep aynı kaldığını, hizmet satın alınan firmaların çalışma dönemleri sona erdiğinde davacının işi tasfiye etmediğini, hizmet satın alınan firma işçilerinin iş akitlerini sonlandırmadığını, tam aksine yeni sözleşme imzalayan yüklenici firmaya aynı işçileri çalıştırmasını dayattığını, asıl işverenin davacının kendisi olduğunu, taraflar arasında imzalanan hizmet alımına dair sözleşmenin 9. maddesine göre sözleşmenin eki niteliğinde sayılan Teknik Şartnamenin 28. maddesi, 27/c maddesi, 27/d maddesine göre ihale dökümanı, idari şartname, teknik şartname ve sözleşme hükümlerinde çalıştırılacak personelin sayı, nitelik, görev dağılımı, işe alım ve işten çıkarma süreçleri ile ilgili detaylı şartlar koyarak işte çalıştırılacak personeli kendisinin belirlediğini, alt işverenin işverenlik sıfatının da fiilen asıl işveren olan davacı tarafından ifa edildiğini, müvekkili yüklenicinin davacıya karşı işverenlik sıfatı bulunmadığından iç ilişkide yükleniciye rücu olanağı olmadığını, işçiye ödenmesine hükmedilen genel tatil alacağı, izin ücreti ve fazla mesai ücretlerinin idarenin sorumluluğundaki bedeller olduğunu, dava konusu işçilik alacaklarının dava tarihinden önceki 5 yıllık döneme ilişkin taleplerin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle zamanaşımı def"inde bulunduklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı L....Özel Güvenlik ve Koruma Ltd. Şti. vekili, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, iç ilişkide rücu imkanı olmadığını, asıl işverenin davacı olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasındaki sözleşme ve eki şartnamelerde müvekkili şirkete ödenen fiyatın içerisinde kıdem tazminatlarının yer almadığını, öte yandan işçiye ödenmesine hükmedilen genel tatil alacağı, izin ücreti ve fazla mesai ücretlerinin de idarenin sorumluluğundaki bedeller olduğunu, teselsül ilişkisinde her bir şirketin ancak kendi döneminden sorumlu olabileceğini, dava konusu işçilik alacaklarının dava tarihinden 5 seneden daha önceki kısımların zamanaşımına uğradığını, zamanaşımına uğrayan kısmın talep edilmesinin söz konusu olamayacağını savunarak, usule aykırı şekilde kısmi dava olarak açılan davanın reddini istemiştir.
Davalı B.... Özel Eğitim Hiz. Tic. Ltd. Şti. Davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davanın Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/567 E. sayılı dosyasına dayalı olarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkin olduğu, davacının anılan mahkeme kararına göre ödeme yaptığı ve ödediği miktarı bildiği, bu nedenle de belirsiz alacak davası olarak bu davayı açamayacağı, verilen süreye rağmen davacının bu eksikliği gidermediği gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, tacirler arası hizmet sözleşmesine dayalı rücuen alacak istemine ilişkindir.
Davacı yanın, dava dilekçesinde, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca dava dışı işçiye ödediği miktarı belirtmesine rağmen kısmi dava açması nedeniyle mahkemece, HMK"nın 109-2 ve 115/2. maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir. Ancak, hüküm tarihinden sonra 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun"un 4. maddesi ile HMK"nın 109/2. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. Anılan yasal değişiklikte, yürürlükten kaldırılan maddenin zaman bakımından uygulanması ile ilgili bir düzenleme bulunmadığından, usul kanununda yapılan değişikliğin derhal uygulanması gerekir.
O halde mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiğinden, davacının temyiz isteminin kabulü ile hükmün davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.