Hukuk Genel Kurulu 2001/1-358 E. , 2001/371 K.- ELATMANIN ÖNLENMESI
- MADEN ARAMA RUHSATI
- KIRA SÖZLEŞMESI
- UZMAN BILIRKIŞI RAPORU-KANUNI FAIZ-RAYIÇ FIYAT
- HAKSIZ IŞGAL
- TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) (743) Madde 641
"İçtihat Metni"Taraflar arasındaki "elatmanın önlenmesi,tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 1.Hukuk Mahkemesi"nce davanın reddine dair verilen 24.11.1999 gün ve 1998/742 E. 1999/692 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1.Hukuk Dairesi"nin 3.4.2000 gün ve 2000/3258-3618 sayılı ilamiyle;
(....Davacı Hazine, sınırları ve niteliği dava dilekçesinde yazılı Ankara Y ilçesi,Y Mahallesi, Kumludere mevkiindeki 68.900 m2 yüzölçümündeki sahanın davalılarca haksız biçimde işgal edilerek 15.000 m3 (onbeşbin metreküp) kum çıkarıldığını ve bunun 9.000 m3 nün pazarlanmış olduğunu belirterek, elatmanın önlenmesine ve 3.192.750.000 TL.tazminatın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı taraf, öncelikle görev itirazında bulunmuş, ayrıca, maden arama ruhsatnamesi ve kiracılık savunmasıyla karşı gelmiştir.Mahkemece, maden arama ruhsatı ve kiracılık savunmasına değer verilerek davanın reddine kararı verilmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, Medeni Yasanın 641. maddesi kapsamına giren yerlerin haksız işgaline ve ona bağlı olarak istenen tazminata ilişkin davalara adli yargıda bakılacağı kuşkusuzdur. Öte yandan bir örneği dosyada mevcut ve Ankara Valiliğinden verilmiş; kum ocağının küşadına mahsus ruhsatnameden, davalı şirketin 27.11.1987 tarihinde burası için kum ocağı ruhsatı aldığı ve bu yerin 13.1.1993 tarihinden itibaren beş yıl süre ile davalı şirketçe kiralandığı tartışmasızdır. Ayrıca şirket ortaklarından olan davalı kişinin T.C.Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığından çekişmeli yer için 17.1.1997 tarihinde "maden arama ruhsatnamesi " aldığı ve bu yeri 27.7.1998 tarihinde, 17.7.1999 tarihine kadar Ankara Defterdarlığından kiraladığı da yanların kabülündedir. Uyuşmazlık, ilk sözleşmenin sona erdiği 13.1.1998 tarihinden sonra davalıların tasarruflarının haksız sayılıp sayılmayacağı, daha açık anlatımla çekişme 17.1.1997 tarihinde alınan maden arama ruhsatına ve maden arama ruhsatı alınan yer için 27.7.1998 tarihli kira sözleşmesine göre davalıların eylemlerinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere ilgisine ruhsatnamede yazılı alanda, yer altı ve yer üstündeki madenlerin saptanması ve koşulları oluştuğunda onları belli bir süre işletme hakkı veren maden arama ruhsatında ve buna bağlı olarak yapılan kira sözleşmesinde açıkça yazılı olmayan ve davalılarca fiilen çalıştırıldığı saptanan kum ocağınıda kapsadığı anlamını çıkarma olanağı yoktur. O halde davalıların buradan kum çıkarmak için ruhsatname almadıklarının ve bu amaçlı kiralama yapmadıklarının kabulü gerekir.
Hal böyle olunca, önceki kira aktinin sona erdiği tarihten itibaren dava tarihine kadar çıkarılan kumun, uzman bilir kişiler huzuru ile yapılacak keşifle fenni ve bilimsel ölçülere göre saptanıp dava tarihine göre raiç fiyatı üzerinden belirlenecek gerçek zararın hesaplattırılarak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline kararı verilmesi gerekirken; maddi olay ve kanıtların yanlış değerlendirilmesi sonucunda yazılı olduğu üzere red kararı verilmesi isabetsizdir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu"nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 18.4.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.