15. Hukuk Dairesi 2019/2248 E. , 2020/209 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen karar davacı-birleşen dosyalar davalısı iş ortaklığı ile davalı-birleşen dosyalar davacısı vekillerince temyiz edilmiş, davalı-birleşen dosyalar davacısı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş, duruşma talebi kabul edilerek 07.01.2020 tarihinde yapılan duruşmaya davacılar vekili Avukat ... ile birleşen dosya davalısı (davacı yanında) vekili Avukat ... ve davalı vekili Avukat ... geldi. Davacı-birleşen dosyalar davalısı iş ortaklığının temyiz dilekçesinin süresi dışında, davalı-birleşen dosyalar davacısının temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R -
Asıl ve birleşen davalar eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiş, ilk derece mahkemesinin bu kararına karşı asıl davada davacı ve birleşen davalarda davalı olan yüklenici iş ortaklığı ile asıl davanın davalısı ve birleşen dosyaların davacısı olan iş sahibi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi"nce asıl davada davacı ve birleşen davalarda davalı olan yüklenici iş ortaklığı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, birleşen davalarda davacı olan iş sahibi vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, asıl davada davanın reddine, birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen hüküm asıl davada davacı birleşen dosyalarda davalı olan iş ortaklığı vekili ile asıl dosya davalısı ve birleşen dosyalar davacısı iş sahibi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Asıl dava davacısı ve birleşen davaların davalılarından yüklenici iş ortaklığı vekiline Bölge Adliye Mahkemesi kararının tebliğ edilmiş sayıldığı 15.05.2019 tarihine göre 6100 HMK’nın 361/1. maddesi hükmü uyarınca iki haftalık yasal süresi içinde davacı ve birleşen davaların davalısı iş ortaklığı vekilinin temyizinin bulunmadığı, asıl dava davalısı ve birleşen davalar davacısı iş sahibinin temyizi üzerine verdiği ve mahkemenin 21.06.2019 tarihli üst yazıyla gönderdiği temyize cevap dilekçesinin sonuç ve istek kısmında yerel mahkemenin kararının bozulması isteminin katılma yoluyla temyiz niteliğinde olduğu kabul edilse dahi, adı geçen iş ortaklığına iş sahibi vekilinin temyiz dilekçesinin tebliğ tarihi elektronik ortamda 30.05.2019 olup 04.06.2019 tarihi itibariyle tebliğ edilmiş sayıldığı ve 6100 sayılı HMK’nın 366/1. maddesi yollamasıyla uygulanması gerekli aynı kanunun 348. maddesi hükmünce temyiz istemi iki haftalık süreden sonra 21.06.2019 tarihinde yapıldığı gibi, harcının da yatırılmamış olduğu anlaşıldığından yüklenici iş ortaklığı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ve birleşen dosyalar davacısı iş sahibi vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre iş sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
3-İş sahibi vekilinin diğer temyiz itirazlarıyla ilgili olarak; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kısmen kabulüne karar verilen birleşen davalarda davacı tarafından yatırılan peşin harcın “davanın kabul ve ret oranı dikkate alınarak” bir başka deyişle tarafların haklılık durumuna göre paylaştırılmasına karar verilmiştir.
HMK’nın 326/1. maddesi uyarınca, kanunda belirtilen haller dışında, yargılama giderinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. 492 sayılı Harçlar Kanunu ve ekli tarife gereğince değere bağlı davalarda hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden harç alınması gerektiğinden davanın kısmen veya tamamen kabulü halinde, tüm dava değeri üzerinden değil, kabul edilen miktar üzerinden nispi harç alınması gerekir. Kabul edilen miktar ise davalının haksız çıktığı miktar olduğundan HMK’nın 326/1. maddesinin de sonucu olarak davanın kabulü veya kısmen kabulü halinde hükmolunan nispi harcın tamamından davalı sorumludur. Buna uygun hüküm sonucu oluşturulabilmesi için davanın kısmen kabulü halinde harcın yargılama giderlerine dahil edilerek haklılık oranında paylaştırma yapılması mümkün değildir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi’nce iş sahibi tarafından açılan birleşen ...3. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2009/493 Esas sayılı dosyası ile birleşen ... Asliye
Hukuk Mahkemesi"nin 2009/101 Esas sayılı dosyalarında, davacı iş sahibince yatırılan peşin harcın tamamının aleyhine hüküm kurulan davalıdan tahsiline karar verilmesi yerine haklılık oranında paylaştırılarak peşin harcın bir kısmının davacı üzerinde bırakılması doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmekte ise de, düşülen bu hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı birleşen davalarda davalı olan yüklenici iş ortaklığı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine, 2. bent uyarınca asıl davada davalı ve birleşen dosyalarda davacı olan iş sahibi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 3. bent uyarınca kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi kararının hüküm kısmının 5. maddesinin g fıkrasının karar metninden çıkarılarak yerine “Davacı tarafından yatırılan 74.445,50 TL peşin harcın davalılar ... İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayi A.Ş. ve ... Teknik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine” ve yine kararın hüküm kısmının 6. maddesinin f fıkrasının karar metninden çıkarılarak yerine “Davacı tarafından yatırılan 10.576,60 TL peşin ilam ve karar harcının davalılar Aztaş İnşaat Taahhüt Ticaret ve Sanayi A.Ş. ve ... Arıtma Teknik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine” bentlerinin eklenmesine, hükmün değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2.540,00 TL duruşma vekâlet ücretinin asıl davada davacı ve birleşen her iki davada davalı olan yüklenici iş ortaklığından alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan asıl davada davalı ve birleşen dosyalarda davacı olan iş sahibine, 2.540,00 TL duruşma vekâlet ücretinin asıl davanın davalısı iş sahibinden alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan birleşen ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/493 esas sayılı dosyasında davalı olan ... Sigortacılık A.Ş.’ye verilmesine, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 437,00 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalı-birleşen dosyalar davacısına iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise ... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 23.01.2020 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.