Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından 09.10.2008 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, yetkisizlik kararı verilmesinden sonra yetkili icra müdürlüğünce düzenlenen örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 28.03.2009 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal süre içinde 02.04.2009 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Borçlunun itfa itirazına dayanak yaptığı belge 09.10.2008 tarihli olup, takibin başladığı güne ilişkin ise de takip dayanağı çekin keşide tarihi olan 20.09.2008 tarihinden sonradır.  Bu durumda mahkemece gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde hesaplama yapılmak suretiyle ödemenin BK. nın 84.maddesine göre borçtan mahsup edilerek bakiye alacağın belirlenmesi gerekirken, anılan madde hükmüne aykırı olarak asıl alacaktan düşülerek sonuca gidilmesi isabetsizdir.
Öte yandan, İİK’nun 169/a-5 maddesi gereğince itirazın kabulü ile takibin durmasına karar vermek gerekirken iptali yönünde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31/05/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.