17. Hukuk Dairesi 2015/12556 E. , 2018/9409 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı, davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalı ..."nın idaresindeki otomobil ile D-100 Karayolunda giderken karşıdan karşıya yaya olarak geçiş yapmak isteyen (davacıların murisi) ..."a 31.07.2013 tarihinde çarparak ölümüne sebep olduğunu belirterek davacı eş Nihat için şimdilik 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve ayrıca 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen, diğer davacılar ..., ... ve ... için ise murisin ölümü nedeniyle duydukları elem ve azap nedeniyle her bir davacı için 10.000,00"er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,davanın reddine, karar verilmiş, karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucunda ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Benimsenen ve hükme esas alınan 31.07.2014 tarihli ATK raporunda ve 09.01.2015 tarihli İTÜ raporunda; destek yayaya %100 kusur izafe edilmiş, davalı sürücüye kusur izafe edilmemiş, kaza tespit tutanağında; destek (yaya) asli, sürücü tali kusurlu bulunmuş, ceza yargılaması sırasında alınan ve trafik bilirkişisi tarafından verilen ilk bilirkişi
raporunda da kaza tutanağı ile uyumlu şekilde kusur dağılımı yapılmış, caza mahkemesince alınan ATK raporunda ise; destek yaya tam kusurlu, davalı sürücü kusursuz bulunmuştur. ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 27/11/2014 tarihli ... Esas 2014/737 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada, kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davalı araç sürücüsü Sercan hakkında beraat kararı verilmiş,UYAP araştırması sonucunda ise; Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 07.11.2017 gün ve ... E. 2017/8544 K. sayılı ilamı ile,sanığın idaresindeki araçla geceleyin tek yönlü bölünmüş karayolunda sol şeritte seyri sırasında, köy girişinde bulunan kavşağa yaklaştığında trafik ışıklarının yeşile dönmesiyle kavşakta durmadan, sola dönüş için bekleyen tırın sağından tekrar sol şeride geçtiğinde seyrine göre solundan, orta refüjden yola çıkan yayaya çarpması sonucu yayanın 26 metre öteye fırlayarak hayatını kaybettiği olayda, ölenin gelini olan tanığın, sanığın hızlı olduğuna yönelik beyanları, sanığın kavşakta trafik ışıklarının kırmızıdan yeşile dönmesi sebebiyle durmadan ilerlemesi de dikkate alındığında, sanığın 2918 sayılı Kanunun 52/a maddesinde de belirtildiği üzere, kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmama kuralını ihlal ettiği anlaşıldığından; alt düzeyde tali kusurlu olduğunu kabulle, mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi, kanuna aykırı bulunarak kararın bozulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece Yargıtay 12. Ceza Dairesinin bozma ilamı içeriği de değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.