
Esas No: 2014/10409
Karar No: 2015/6319
Karar Tarihi: 06.10.2015
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/10409 Esas 2015/6319 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/04/2014
NUMARASI : 2009/352-2014/144
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat S..... ile davacılar vekili avukat M.... gelmiş duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı arsa sahipleri vekili, taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacılara 5 daire verilmesi gerekirken 1. kattaki dairenin verilmediğini, söz konusu dairenin verilmemesi nedeniyle kira gelirinden mahrum kaldıklarını, sözleşmeye aykırı olarak yüklenicinin tapuda sığınak olarak gösterilen yeri daire şeklinde yapması nedeniyle de zarara uğradıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, sözleşme gereği verilmeyen 1. kattaki daire için 35.000,00 TL, kira kaybı için 5.000,00 TL, istinat duvarı için 1.000,00 TL, sığınağın eski haline getirilmesi için 2.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile de daire değerini 115.000,00 TL, kira bedelini 15.768,00 TL, eski hale getirme için 8.800,00 TL olmak üzere toplam dava değerini 139.568,00 TL artırarak 181.568,00 TL"nin dava tarihindeki faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı yüklenici vekili ise, anlaşma ve paylaşımın sözleşme eki krokideki gibi yapıldığını, bağımsız bölüm listesi ve kat irtifakının buna göre düzenlendiğini, dairelerin davacılara teslim edildiğini, davacıların kandırılmayıp, sözleşme yapılmadan önce bu yerin binanın ortak alanı olacağının kendilerine söylendiğini, davacıların bu yeri kiraya verdiğini, bu nedenle kira taleplerini kabul etmediklerini, sözleşmede istinat duvarı olmamasına rağmen müvekkilinin yaptığını, ancak bina yönetiminin kazı yapması nedeniyle yıkıldığını, davacıların eski hale getirme taleplerinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, dinlenen tanık beyanları ve bilirkişi kurulu raporlarına göre; davalının onaylı projeye bağlı yapı ruhsatı, kat irtifakı tesisi ve yapı kullanma izin belgesi alarak binadaki bağımsız bölümlerin Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre tescil edilmesi işlemlerinden bir kısmını gerçekleştirmediği gibi, gerçekleştirilmesine de olanak bulunmadığı, yüklenicinin binadaki eksiklikler nedeni ile tazmin borcu altında bulunduğu, davalının ilk bilirkişi raporuna itirazı üzerine alınan ikinci bilirkişi raporundaki değerlendirmelerin davalı lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiği gerekçesiyle, davacılara verilmeyen 1. kat bedeli 150.000,00 TL, gecikme nedeniyle kira kaybı 16.871,55 TL, sığınağın eski hale getirme bedeli 3.000,00 TL olmak üzere davanın 169.871,55 TL üzerinden kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı yüklenici O.. A.. vekilince temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar vekili yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.