Uyuşturucu madde ithal etme - Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/323 Esas 2015/3047 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2015/323 E.  ,  2015/3047 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : 1-Uyuşturucu madde ithal etme: Sanıklar ... ve ... hakkında
2- Uyuşturucu madde ticareti yapma: Sanık ... hakkında
Hüküm : Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet: Tüm sanıklar hakkında
Temyiz edenler : 1-Sanık ... ve ... ile müdafileri
2- Sanık ... müdafii
3-Cumhuriyet savcısı (sanıklar ... ve ... aleyhine)
2- Bozma: Sanık ... hakkında


Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Cumhuriyet savcısının teymyiz talebinin incelenmesi:
Hükmün temyiz edilmesinden sonra, Cumhuriyet savcısının 13.01.2015 havale tarihli dilekçesi ile temyizden feragat edildiği, 29.01.2015 tarihinde yapılan temyiz talebinin ise yasal süresinden sonra olması ve temyiz süresi geçtikten sonra vazgeçmeden dönülmesinin mümkün bulunmaması karşısında Cumhuriyet savcısının temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
B) Sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık ... hakkında TCK"nın 188/3. maddesi uyarınca tayin olunan "7 yıl 6 ay hapis" cezasının, aynı Kanun"un 43. maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılması sırasında hapis cezasının "10 yıl 15 ay" yerine hesap hatası sonucu "10 yıl 18 ay” olarak fazla cezaya hükmolunması,
2-TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanıkların bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile Sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükümlerin BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; sanık ..."in cezasında TCK"nın 43. maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılarak belirlenen hapis cezasının “10 yıl 15 ay “a indirilmesi, TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkralarından ayrı ayrı çıkarılması ve yerlerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkrası ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibarelerinin yazılması suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanık ... hakkındaki salıverilme talebinin reddine,
C) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükmün incelenmesi:
Sanık ..."in adli sicil kaydında yer alan Ceylanpınar Asliye Ceza Mahkemesi"nin 14.12.2012 tarih 2012/137 esas 2012/211 karar sayılı ilamı tekerrüre esas olmasına rağmen, TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç tipi ile eleştiri ve aşağıda belirtilenler dışında vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık ..."in açık kimlik, ikamet adresi ve eşgal bilgileri bilinmeyen ..."i gösterek diğer suç ortağının yakalanmasına yardım ettiği anlaşılmakla, sanık hakkında TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- TCK"nın 188/3. maddesi uyarınca tayin olunan "7 yıl 6 ay hapis" cezasının, aynı Kanun"un 43. maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılması sırasında hapis cezasının "10 yıl 15 ay" yerine hesap hatası sonucu "10 yıl 18 ay” olarak fazla cezaya hükmolunması,
3- TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA,
06.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.