8. Hukuk Dairesi 2014/5554 E. , 2015/22564 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Tazminat
... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair .. 3. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 13.06.2013 gün ve 124/192 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
... A R A R
Davacı vekili, dava dilekçesinde yazılı 18 parça taşınmaz üzerindeki payları davalıların murisi ..."tan satın ve devraldığını ileri sürerek tapu kaydının iptaliyle müvekkili adına tapuya tesciline, olmadığı takdirde 25.000 TL.nın davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiş,harcını yatırmak suretiyle talep miktarını ıslah etmiştir.
Davalılar vekili, davanın yersiz açıldığını, satış vaadi sözleşmesinin geçerli olmadığını, davanın kötü niyetli olarak açıldığını, senetlerdeki uyduruk imzalara değer verilemeyeceğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebinin tescil koşulları oluşmaması ve kesin hüküm nedeniyle reddine, tazminat talebinin kabulüne, 315.923,13 TL"nin ıslah tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz etmiştir.
Dava, tapu dışı satın alma ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde satış bedelinin iadesi isteğine ilişkindir. Mahkemece satış bedeline ilişkin talebinin kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme karar vermeye yeterli değildir. Davalılar vekili, cevap dilekçesinde davacı tarafın murisin uyduruk imzalarına dayanarak talepte bulunduğunu, taşınmazların satışının söz konusu olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu bildirerek davaya karşı koymuştur.6100 sayılı HMK"nun 211. maddesinde bir belgenin sahteliğinin ileri sürülmesi durumunda yapılacak incelemelerin aşamaları sıralanmış ve imza incelemesi yapılması gerektiğine işaret edilmiştir.Davalılar vekili, satış sözleşmeleri altındaki imzaların "uyduruk" olduğunu ısrarla ileri sürmüş ve satış sözleşmesini inkar etmiş olmasına rağmen mahkemece bu hususta araştırma ve inceleme yapılmamıştır.
O halde; dayanak satış sözleşmesine ilişkin belge asılları davacı taraftan istenilmesi, imzanın sahte olduğu savunulduğundan ve satıcının 1996 yılında öldüğü belirlendiğinden satıcının resmi kurumlarda bulunan samimi imza örnekleri temin edilerek HMK."nun 208, 211 .vd. maddelerine göre gerekli araştırma ve incelemelerin yapılması, 2659 sayılı ... Kurumu Kanununun 21. maddesi uyarınca ... ... Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınmak suretiyle imzaların sahte olup olmadığı kesin olarak belirlenmesi, ondan sonra elde edilecek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken usulüne uygun bilirkişi incelemesi yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 5.395,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 15.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.