Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6935
Karar No: 2020/7747
Karar Tarihi: 01.12.2020

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/6935 Esas 2020/7747 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2018/6935 E.  ,  2020/7747 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Ecrimisil


    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili ile davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    KARAR

    Davacı vekili, Eskişehir 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/608 Esas, 2011/983 Karar sayılı kararı ile bir kısım paydaşlarına kayyım atanan dava konusu 3025 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından haksız şekilde müdahale edildiğini belirterek 89.500 TL ecrimisil bedelinin 12.06.2014 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu taşınmaza yönelik imar işleminin idare mahkemesi kararı ile iptal edildiğini ve davalı kurumun sorumluluğun bulunmadığını ifade ederek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 49.220,00 TL ecrimisil bedelinin 12.06.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    Dava, ecrimisil istemine ilişkindir.
    1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2. Davacı vekili ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarına gelince;
    Yargıtayın ve Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre, kira geliri üzerinden ecrimisil talebi olduğu takdirde; çekişmeye konu taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayice göre belirlenir. Sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edilir.
    Bilindiği üzere; taleple bağlılık ilkesini düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26. maddesi; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (2) Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır." şeklindedir.
    Bu açıklamalar doğrultusunda somut olaya gelince; hükme esas alınan raporda, davanın açıldığı 04.08.2014 tarihinde aylık kira bedeli 1.500,00 TL belirlenerek, dava tarihinden geriye doğru ÜFE uygulanarak önceki dönemler ecrimisil bedelinin hesaplandığı anlaşılmıştır. Az yukarıda belirtilen ilkede açıklandığı üzere, öncelikle ilk dönem için rayiç bedel belirlenip sonraki ilerleyen yıllara ÜFE artış oranı yansıtılarak ecrimisil belirlemesi yapılması gerekirken, tam tersi yol izlenerek (geriye doğru) hesaplama yapılması doğru görülmemiştir. Ayrıca davacı vekili, (dava dilekçesinde) 23.07.2011-01.04.2014 tarihleri arasına yönelik ecrimisil talebinde bulunmasına rağmen Mahkemece, talep aşılarak 04.08.2014 tarihine kadar hesap edilen ecrimisile karar verilmesi de isabetsizdir.
    O halde; Mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda (ve davacı tarafın talebi de gözetilerek) hesaplama yapılması, Yargıtay ve Daire uygulamalarına uygun olarak hazırlanmış bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması gerektiğinden, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte açıklanan nedenle 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekili ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 01.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi