(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2018/3253 E. , 2021/2084 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır.Yargılama sırasında davalı Hazine, davanın reddi ile taşınmazın adına tesciline karar verilmesini talep etmiş; müdahil ... de, çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, 28.12.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 947,64 metrekarelik taşınmazın davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline; katılan ...’ün raporda (A1) ile gösterilen taşınmaz bölümü hakkındaki davasının reddine karar verilmiş; hüküm, katılan vekili ile davalılar Hazine vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen taşınmaz üzerinde, davacı lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazın sınırında, 2/B arazisi iken davacıya satılan 163 parsel sayılı taşınmaz bulunduğu ve Kadastro Müdürlüğünce, taşınmazın öncesinin orman olması nedeniyle tespit harici bırakıldıktan sonra yapılan orman kadastrosunda orman sınırı dışında kaldığı belirtildiği halde yöntemince orman araştırması yapılmamış; sınırda dere bulunmasına rağmen, taşınmazın dere yatağı vasfında olup olmadığı, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı ya da derenin aktif etki alanında kalıp kalmadığı hususlarında jeolog bilirkişiden rapor alınması gerektiği düşünülmemiş ve taşınmaz üzerinde sürdürüldüğü iddia olunan zilyetliğin niteliğinin ve süresinin tespiti açısından, bu konuda en önemli delil olan hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; Mahkemece, doğru sonucu ulaşılabilmesi için öncelikle, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın
bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihi olan 2015 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, orman tahdit haritası ile işe başlama, çalışma ve sonuçlandırma tutanakları Orman İdaresi’nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve varsa amenajman planı ile temin edilebilen en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile daha önceki keşiflerde görev almamış, bu konularda uzman üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, orman mühendisi bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi, jeolog bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazın öncesinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi hâlinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmazı komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor düzenlettirilmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, imar ve ihyaya konu edilmişse imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını da içerir, önceki ziraatçi bilirkişi raporunu irdeler şekilde, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan, uydu fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak ve hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, kullanılan yerlerden olup olmadığını, kullanılan yerlerden ise niteliğinin ve kullanım şeklinin ne olduğunu, mümkün olduğu takdirde taşınmazda imar ve ihya tamamlanmış ise hangi tarihte tamamlandığını belirtir şekilde rapor düzenlemeleri istenilmeli; orman mühendisi bilirkişisine, bölgede orman tahdidinin ne zaman yapılıp kesinleştiği, taşınmazın tahdit dışında bırakılıp bırakılmadığı, ormandan açılıp açılmadığı ve orman sayılan yerlerden olup olmadığı hususunda memleket haritası ve hava fotoğrafı incelemesine dayalı olarak ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlettirilmeli; jeolog bilirkişiden, taşınmazın dere yatağı vasfında olup olmadığı, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı yada derenin aktif etki alanında kalıp kalmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı ve bundan sonra dava tarihine kadar zilyetlikle iktisap koşullarının davacı yararına gerçekleşmiş olup olmadığına ilişkin olarak tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden katılana iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.