1. Hukuk Dairesi 2020/3297 E. , 2021/1950 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, dava dışı ..."nun 2002 yılında yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle murisleri..."ndan intikal eden ve 30 yıldır ailesinin kullanmakta olduğu 3059 Ada, 2 Parsel sayılı taşınmazın ortak iş yapmak ve konut kredisi kullanılması amacıyla güvene dayalı olarak davalı ...’e temlik edildiğini, borçlar ödendikten sonra taşınmazın eski maliklerine iade edileceğinin kararlaştırıldığını, ancak karşı tarafın iadeye yanaşmadığını ileri sürerek, taşınmazın tapusunun iptal ile devir öncesi hisseleri oranında adlarına tescil edilmesini istemişlerdir.
Davalı ..., dava dışı ..."nin kendilerine olan borçları nedeniyle ve alınacak kredinin teminatı olarak dava konusu taşınmazın devredildiğini, borçlar ödendikten sonra taşınmazın eski maliklerine iade edileceğinin kararlaştırıldığını, ancak borç ödemelerinin düzenli yapılmadığını savunmuş, davalı ... taşınmazı iyinetli olarak davalıdan satın aldığını,bedelini ödediğini savunmuştur.
Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen yazılı delil bulunmadığı, kayıt malikinin kötüniyetinin de kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin karar Dairece; "Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 3059 ada 2 sayılı parselde davacılar ... ve ... 217/2312"şer, davacı ... 1337/2312 ve davacı ... 541/2312 oranda paydaş iken taşınmazın 13.02.2008 tarihinde davalı ..."e devredildiği, adı geçenin de yargılama aşamasında, 06.01.2011 tarihinde, ..."a aktardığı, HMK 125. maddesi gereğince davacıların davayı yeni malike karşı iptal ve tescil olarak sürdürdükleri, davalı ..."in dava dışı ..."nin kendilerine olan borçları nedeniyle ve alınacak kredinin teminatı olarak dava konusu 3059 ada 2 parsel sayılı taşınmazın devredildiğini, borçlar ödendikten sonra taşınmazın eski maliklerine iade edileceğinin kararlaştırıldığını, ancak borç ödemelerinin düzenli yapılmadığını savunduğu anlaşılmaktadır. İnançlı işlem iddiasının 05.02.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca yazılı delille kanıtlanacağı kuşkusuzdur. Eldeki davada anılan içtihadı birleştirme kararı uyarınca bir yazılı delil dosyaya ibraz edilmiş değildir. Ancak davalı ... maddi vakıayı başka bir ifade ile inançlı
işlem iddiasını kabul etmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş davacıların ödemesi gereken borç miktarının saptanmasından ibarettir. Ne var ki, mahkemece bu yönler üzerinde durulmamıştır. Hal böyle olunca, davacıların davalı ..."e ödemeleri gereken borç miktarının saptanması ve son kayıt maliki Haluk"un 4721 sayılı TMK"nun 1023. maddesi kapsamında iyiniyetli olup olmadığının belirlenmesi açısından dinlenen taraf tanıkları yeniden dinlenerek açıklığa kavuşturulması, bu inceleme yapılırken davalı ..."in davalı ... ile birlikte iş yaptığı beyanının da değerlendirilmesi, son kayıt maliki Haluk"un iyiniyetli olmadığı saptanır ise 6098 sayılı TBK"nun 97. maddesi uyarınca davacıların ödemesi gereken borç miktarının mahkeme veznesine depo edilmesi için davacılara süre verilmesi, depo edildiği takdirde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde son kayıt maliki davalı ..."un kötüniyetinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.425.70 TL. bakiye harcının temyiz eden davacılara iadesine, 31/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.