23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/6199 Karar No: 2016/423 Karar Tarihi: 20.01.2016
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/6199 Esas 2016/423 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, S.... Makina San. A.Ş.'den hurda demir satın almış ama tartım sırasında parayı ödememek için hileli hareketlerle tanığı oyalayıp kaçarak hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu işlemiştir. Mahkeme sanığın dolandırıcılık suçundan değil, güveni kötüye kullanma suçundan suçlu olduğunu belirtmiştir. Ancak mahkemenin sanığın altsoyu haricindeki kişiler için hak yoksunluğu cezasını uygulamayıp sadece kendisi için koşullu salıverme tarihine kadar uygulaması doğru değildir. TCK'nın 53/1-c bendindeki \"velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan\" yoksunluğun, sadece altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği ve diğer kişiler için hapis cezası infazının tamamlanacağı belirtilmektedir. Kararda TCK'nın 155/2, 52, 53, 58 maddeleri uygulanmıştır.
23. Ceza Dairesi 2015/6199 E. , 2016/423 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :......Asliye Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : ..., S.... Makina San. A.Ş. SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52, 53, 58 maddesi gereğince 1 yıl hapis, 100 TL adli para cezası
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, katılanın yetkilisi olduğu S.... Makina San. A.Ş isimli firmadan hurda demir satın alma konusunda anlaşması üzerine, işyerinde kantar olmaması nedeniyle hurda demirlerin tartımını yapmak amacıyla sanıkla birlikte şirket çalışanı olan tanık ..."ün Gebze Organize Sanayi Bölgesine gittikleri, tartım işlemi yapıldıktan sonra sanığın bir arkadaşı vasıtasıyla parayı ödeyeceğini söyleyerek hurda yüklü kamyonu bırakıp taksi ile belirtilen yere gittikleri, burada sanığın tanık ..."ü oyalayıp parayı ödemeden olay yerinden kaçarak ayrıldığı, bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; 1-Sanığın hurda demirleri satın alacağını söyleyip anlaştıktan sonra, tartım sırasında parayı ödeyeceğini belirtmesine rağmen hileli hareketlerle parayı ödemeyip menfaat temin ettiğinin anlaşılması karşısında, sanığın 5237 sayılı TCK"nın 157/1 maddesi gereğince dolandırıcılık suçundan mahkumiyeti yerine, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Kabule göre de, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 20/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.