21. Hukuk Dairesi 2014/11556 E. , 2015/9952 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı okul nezdinde 01/09/1996-27/06/2003 tarihleri arasında geçen ve Kurum"a bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu, niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya ait hizmet cetvelinden 04/12/2001 – 2011/2. dönemleri arasında toplam 2368 gün hizmet bildiriminde bulunulmuş olup ihtilaf konusu 01/09/1996 – 27/06/2003 dönemi içerisinde; 2003/01-02 dönemi içerisinde davalı işyerince davalı Kurum"a toplam 25 günlük hizmet bildiriminde bulunduğu, 04/12/2001-28/02/2002 tarihleri arasında .... sicil no lu dava dışı işyerince toplam 63 gün hizmet bildiriminde bulunulmuş olup dava dışı işyerinde geçen bu hizmet sürelerinin kurulan hüküm ile dışlandığı, 2002/3-2004/1. dönem bordrolarının getirtildiği, işyerinde herhangi bir teftiş incelemesi yapılmadığının Kurum tarafından Mahkemeye bildirildiği, İlçe .... tarafından yazı cevabı ile ihtilaf konusu dönem içerisinde okulda görev yapan öğretmenlerin ekli liste halinde bildirildiği,, yine anaokulun başlama , yarı yıl ve kapanma tarihlerinin liste halinde yazı cevabı ile bildirilmiş olduğu, Okul Aile Koruma Derneği"ne ait karar defterinde, 01/12/2002 tarihinden itibaren davacının ayda 5 gün çalışacağının 13/11/2002 tarihli kararı ile öngörülmüş olduğu, ilgili kararda davacının da imzasının bulunup davacı ile birlikte çalışmasına karar verilen diğer çalışanların .... olduğu, Okul Koruma Derneği"nin 15/06/2004 tarihinde tasfiye olduğu, alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı ve kamu tanıklarının dinlendiği, davacının tespitini talep ettiği süreler içerisinde, okulun açılış-kapanış tarihleri ile yarı yıl tatil süreleri göz önünde bulundurularak, ayda 5 gün asgari ücret düzeyinde çalıştığının kabulü ile yazılı şekilde hükmün kurulduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; dinlenen davacı ve kamu tanıklarının davacının tespitini talep ettiği hizmet sürelerine ilişkin olarak tüm dönemi kapsayacak şekilde davacının eylemli çalışmasını doğrulamadıkları anlaşılmakla yetersiz tanık beyanları ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş; tespite konu döneme ilişkin Okul Koruma Derneği kayıtlarını getirtmek ve bu kayıtlardan tespit edilen dernek başkanı ve üyelerinden re"sen seçilecek kişileri de tanık olarak dinlemek, bu kişiler davacının çalıştığını beyan etmekte iseler davacıya ücret ödemelerinin ne şekilde yapıldığını da sormak, ayrıca talep edilen dönemde okul yöneticiliği yapmış kişiler ile davacının talep ettiği dönemde çalıştığı bildirilen okul öğretmeni ve yöneticilerinden re"sen seçilecek başkaca tanıkları dinlemek, bordrolarda çalışma kaydı yer alan sigortalı çalışanları dinlemek, bu kişilerin beyanları ile yetinilmediği ya da adreslerine ulaşılmadığı takdirde okullar çevresindeki komşu işyeri sahipleri ile bu işyerlerindeki çalışmaları kayıtlara geçmiş kişileri de tespit edip dinlemek ve davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.