15. Ceza Dairesi 2019/5320 E. , 2019/8972 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK’nın 155/2, 168/1, 62, 52.maddeleri uyarınca mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan yapılan yargılama sonucunda, sanığın 5237 sayılı TCK’nın 155/2, 168/1, 62, 52. maddeleri gereğince cezalandırılmasına, CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca denetim süresine tabi tutulmasına dair Bakırköy 16. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/03/2013 tarih, 2012/136 Esas, 2013/159 Karar sayılı kararının, 01/04/2013 tarihinde kesinleştiği, denetim süresi içinde, 08/08/2013 tarihinde yeniden işlediği ikinci suçtan dolayı sanığın 19/06/2014 tarihinde mahkumiyetine karar verildiği ve bu kararın kesinleşmesiyle yapılan ihbar üzerine CMK"nın 231/11. maddesi gereğince; hükmün açıklanmasına ilişkin Bakırköy 16. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 25/12/2014 tarih, 2014/452 Esas, 2014/507 Karar sayılı kararı ile sanığın atılı suçtan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı sonrasında, sanığın deneme süresinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle duruşma açılırken, duruşma gününü bildiren tebligatta, sanığın ""Duruşmaya gelmemesi halinde yokluğunda hükmün açıklanacağına"" dair şerhin tebligat parçası üzerinde yer almaması nedeniyle sanığa usulüne uygun davetiye çıkarılmadan, yokluğunda hükmün açıklanması suretiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
2-) Sanık hakkında verilen ve CMK"nın 231. maddesi gereğince açıklanması geri bırakılan hükümden sonra deneme süresi içinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle duruşma açılarak açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması, Yargıtay incelemesine tabi olan ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hükmün, açıklanan hüküm olması karşısında; CMK"nın 230. ve 223. maddeleri gereğince kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eylemlerinin ve yüklenen suçların unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, Anayasa"nın 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 34 ve 230. maddelerine aykırı davranılarak hükmün gerekçesiz bırakılması,
3-) 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesinde yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." şeklindeki düzenleme uyarınca, önceki hükmün aynen açıklanması gerekirken hüküm fıkrası değiştirilmek suretiyle, sanığa verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi,
4-) Kabule göre de;
a-) Sanığın, katılanın müşteri olarak bindiği taksinin bagaj kısmına bıraktığı bilgisayar çantasını bagajları indirdiği sırada burada yok diyerek alarak gitmesi şeklindeki eyleminde suça konu çantanın zilyedliğinin sanığa devredilmemiş olması sebebiyle, sanığın eyleminin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma kapsamında kalan ve TCK"nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi,
b-) Sanığın eylemine uyan hırsızlık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 26/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.