17. Hukuk Dairesi 2015/19107 E. , 2018/9371 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkili şirketin tütün satış ve depo olarak faaliyet gösterdiğini, tüm iş yerinin klasik yangın, kasa hırsızlık sigorta poliçesi ile davalı ... şirketince sigortalandığını, 06/03/2012 günü sabah saatlerinde meydana gelen olay neticesinde, iş yerinin altından geçen su şebekesinde su arızası sonucu, müvekkilinin saha betonunda patlama ve çökmeler olduğunu ve 119.328,00 TL"lik hasar meydana geldiğini, hasar miktarının davalı ... şirketinden talep edildiğini ancak taleplerinin reddedildiğini belirterek; 119.328,00 TL hasarın davalı şirketçe temerrüt tarihinden itibaren reeskont oranında ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; sözü edilen saha betonunda meydana gelen hasarın teminat haricinde kaldığının belirlendiğini, bu nedenlerle davaya konu olayda hasar gördüğü iddia edilen alanın poliçe kapsamı dışında kaldığı müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın 33.682,00-TL üzerinden kabulüne, alacağa 21/04/2013 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, fazlaya ilişkin 85.646,00.-TL"lik istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davalı ... şirketi tarafından; dava konusu hasarın sigorta poliçesi teminatı kapsamında olmadığı savunması yapılmışsa da; hasarın meydana geldiği yer sigortalı işyerine ait olup poliçe teminatı kapsamında olduğu anlaşılmakla; taraflar arasındaki uyuşmazlık, değişimi ya da onarımı gereken hasar gören beton saha miktarının belirlenmesi yönündendir.
Dava konusu olaydan sonra 22/04/2013 tarihinde davalı ... şirketince düzenlenen eksper raporunda; Sigortalıya ait olduğu anlaşılan sahanın alt kısmından, bu firmanın bilgisi dışında İZSU tarafından bölge arazilerinin sulanması için kurulu sulama barajının daha önceden geçirilmiş olduğunu öğrendikleri borulardan birinin patlaması sonucu hasar meydana geldiği, hasara uğrayan bu saha betonunda tamamen değişmesi gereken alanın yaklaşık 900 m2 olduğu ve tamamen değişecek alan dışında kalıp onarım yapılacak olan alanın ise 1865 m2 olduğu belirtilmiş ve hasar miktarı bu m2 oranlarına göre hesaplanmıştır. Yine davalı ... şirketi tarafından aldırılan 08/05/2013 tarihli teknik bilirkişi raporunda ise; 1.160 m2 alanın kaldırılarak yenilenmesi gerektiği kanaatine varılmış, bu miktar dışındaki alanda herhangi bir hasar görülmediği belirtilmiştir.
Mahkemece keşiften sonra alınan 26/11/2014 tarihli 2 inşaat mühendisi ve 1 sigorta bilirkişisinden oluşan heyetçe düzenlenen raporda ise; Boru patlaması sonucu biriken suyun sigortalı işyerindeki saha betonunun kenarlarından fışkırması ve beton kaplamanın altını boşaltarak çökme çatlama ve ayrılmalara yol açması sonucu hasar meydana geldiği,yapılan ölçümle sahada görev yapamayacak kadar kırılan, yerinden oynayan, üzerinden yüklü kamyon geçtikçe kırılarak hasarın artmasına neden olabilecek kısımların eksperin de belirlediği gibi 900 m2 olduğu belirlenerek zarar hesabı bu m2 miktarı üzerinden yapılmıştır. Davacı vekilinin itirazları üzerine mahkemece aynı heyetten alınan 09/03/2014 tarihli ek raporda da; hasar bölgesinden uzakta kalan bölgelerde beton sahanın yenilenmesini gerektirecek bir durum görülmediği belirtilerek kök rapordaki görüş değiştirilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; değişimi ya da onarımı gereken hasar gören beton saha miktarının ne kadar olduğudur. Davalı ... şirketi eksperince alınan rapor ile mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hasar gören saha
betonunun tamamen değiştirilmesi gereken yerleri ile onarım yapılması gereken yerler olup olmadığı ve bu kısımların büyüklüğü konusunda çelişki bulunmaktadır.
O halde; 3 inşaat mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden; davacının itirazlarını karşılar mahiyette, tamamen değişmesi gereken saha betonunun m2 büyüklüğünün ve onarım yapılması gereken alan olup olmadığı varsa bunun m2 büyüklüğünün hesaplanarak; denetime elverişli, ayrıntılı,çelişkilerin giderildiği bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.