Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2001/18-317 Esas 2001/280 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2001/18-317
Karar No: 2001/280
Karar Tarihi: 21.3.2001

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2001/18-317 Esas 2001/280 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kat Mülkiyeti Tesisi ve Tapuya Tescil davasında, mahkeme kararında açık ve netlik prensibinin gözetilmemesi nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388 ve 389. maddelerine göre, hüküm sonucunda her bir istek için taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açıkça gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden, atıf suretiyle hüküm tesisinin uygun olmadığı belirtilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nun kararında, HUMK'nun yanı sıra Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun benzer hükümleri de değerlendirilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır:
- 1086 S. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (Mülga) [Maddeler 388 ve 389]
- 1412 S. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (Mülga) [Maddeler 261 ve 268]
Hukuk Genel Kurulu 2001/18-317 E., 2001/280 K.

Hukuk Genel Kurulu 2001/18-317 E., 2001/280 K.

  • AÇIKLIK VE NETLİK PRENSİBİ
  • KARARIN TEFHİMİ
  • KAT MÜLKİYETİ TESİSİ
  • TAPUYA TESCİL
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 388 ]
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 389 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 261 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 268 ]
  • "İçtihat Metni"

    Taraflar arasındaki "kat mülkiyeti tesisi ve tapuya tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gerze Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 8.5.2000 gün ve 2000/16-105 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine,Yargıtay 18.Hukuk Dairesi"nin 28.9.2000 gün ve 2000/8198-9683 sayılı ilamıyla bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

    Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388.maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.

    Aynı kural HUMK.nun 389.maddesinde de tekrarlanmıştır. Keza HUMK.nun 381.maddesi (kararın tefhimi en az 388.maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçilerek okunması suretiyle olur). Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki,dava içinden davalar doğar,Hükmün hedefine ulaşılmasını engeller, Kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Ayrıca bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden ona atıf suretiyle hüküm tesisinin yukarıda açıklanan kurallara uygun düşmeyeceği de aşikardır.

    Öte yandan Yargıtay"ın yerleşmiş görüşü de bu yöndedir (Hukuk Genel Kurulu"nun 19.6.1991 gün 323/391 sayılı ve 10.9.1991 gün 281-415 sayılı ve 25.9.1991 gün 355-440 sayılı kararları).

    Ceza Genel Kurulu"nca da C.U.M.K.nun benzer hükümleri taşıyan 261 ve 268 maddelerinin uygulanmasında bozulan kararın geçerliliğini ve yerine getirilme yeteneğini yitirdiğinden "önceki hükümde direnilmesine" denilmekle yetinilerek ve atıf suretiyle hüküm kurulamayacağı kabul edilmiştir (Ceza Genel Kurulu"nun 2.2.1976 gün 22-25 sayılı kararı).

    Somut olayda da aslolan kısa kararda, hüküm fıkrası oluşturulmamış; yalnızca "önceki kararda direnilmesine" denilmekle yetinilmiştir.

    O itibarla mahkemece HUMK.nun 388.maddesinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir. Direnme kararı bu nedenle bozulmalıdır.

    S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine, 21.3.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.