23. Hukuk Dairesi 2015/530 E. , 2015/6266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/10/2014
NUMARASI : 2013/207-2014/426
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı kurum vekili, ödenmeyen prim ve eklerinden dolayı dava dışı borçlu Kemal Akçay aleyhine 2002/1391-92 Muh. sayılı dosya ile icra takibi yapıldığını ve taşınmazları üzerine haciz şerhinin işlendiğini, borçlu adına kayıtlı ve üzerinde 1. sırada hacizleri bulunan dubleks mesken niteliğindeki taşınmazın satıldığını, satış işlemi sırasında yapılan kesintilerden sonra bakiye 74.967,18 TL"nin sıra cetveli yapılmak üzere Samsun 5. İcra Müdürlüğü"nün 2007/175 Esas sayılı dosyasına gönderildiğini, yapılan 21.02.2012 tarihli sıra cetvelinde İlkadım Sosyal Güvenlik Merkezinin 1. sırada yer aldığını ve 3.234,00 TL ayrıldığını, bu paranın müdürlük hesabına yatırıldığını, 21.02.2012 tarihli haczi de kaldırdıklarını, ancak yapılan itiraz neticesinde Samsun 1. İcra Hukuk Mahkemesi (2012/172 Esas) tarafından 21.02.2012 tarihli sıra cetvelinin iptali üzerine parayı iade ettiklerini, bu durumda yapılandırmanın da bozulduğunu, yeniden 15.03.2013 tarihli sıra cetveli yapıldığını ve kuruma aynı alacağın ayrıldığını, ancak iade işlemi ile yapılandırma bozulduğundan son borç durumunun dikkate alınması gerektiğini ileri sürerek, Samsun 5. İcra Müdürlüğü"nün 15.03.2013 tarihli sıra cetvelinin iptalini ve düzenlenecek olan yeni sıra cetvelinde davacı müvekkili tarafından bildirilecek olan yeni alacak miktarının esas alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı K.. İ.. vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı M.. Ç.. vekili, görevli mahkemenin icra hukuk mahkemesi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı kurumun alacak miktarının en son 06.12.2012 tarihli kurum yazısında 26.865,65 TL olduğunun belirtildiği, sıra cetvelinde kuruma bu miktar üzerinden yer ayrılması gerektiği, yeni sıra cetveli yapılmadan önce borçlu tarafından ödeme yapılma ihtimaline binaen son borç durumunun sorulması ve gelecek cevaba göre miktarın en son bildirilen 26.865,65 TL’nin altında olması halinde altında bildirilen tutarın esas alınması, aksi halde 26.865,65 TL’nin esas alınması gerektiği belirtilerek, davanın kabulü ile Samsun 5. İcra Müdürlüğü"nün 2007/175 E. sayılı dosyasında 15.03.2013 tarihinde yapılan sıra cetveli (Samsun 1. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2013/317 Esas sayılı kararı ile) iptal edildiğinden, yeniden sıra cetveli yapılmadan önce borçlu tarafından ödeme yapılma ihtimaline binaen, son borç durumunun SGK"dan sorulması, gelecek cevaba göre miktarın en son bildirilen 26.865,65 TL’nin altında olması halinde altında bildirilen tutarın esas alınması, aksi halde 26.865,65 TL"nin esas alınması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Davacı tarafça, dava konusu sıra cetvelinde davacıya yapılandırma sonrası borç miktarı üzerinden pay ayrıldığı, ancak yapılandırma işlemi bozulduğundan son borç durumunun esas alınması gerektiği ileri sürülerek, sıra cetveline itiraz edilmiştir.
Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK"nın mad.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK"nın 142/son) ileri sürülmelidir. Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde mahkemece kural olarak, önce sıraya yönelik itirazın (şikayetin) karara bağlanması, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise davalı alacağının varlığına ve miktarına yönelik itirazın incelenmesi gerekir.
Somut olayda, davacı tarafın, alacağı ile ilgili son olarak gönderilen 19.01.2012 tarihli 100. madde bilgilerini içerir yazı cevabının esas alınması gerektiği, davacıya daha az pay ayrıldığına ilişkin istemi, icra müdürünün paylaştırma yapılırken davacı alacağın İİK"nın 138. madde hükmü kapsamında hesaplanmasına ilişkin takip hukuku kurallarını yanlış uygulamasına yönelik olup; davalılar alacağının hiç ya da gösterilen miktarda bulunmadığına yönelik olmadığından icra mahkemesi görevlidir.
6100 sayılı HMK"nın 1. maddesindeki göreve ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olduğu hükmü ile HUMK"nın 428/2. maddesinin mahkemenin görevli olmamasının mutlak bozma nedeni olduğuna ilişkin hükmü karşısında, görev hususu somut olayda olduğu gibi, açıkça temyize gelmese dahi temyiz mahkemesince re"sen gözetilmelidir.
Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK"nın 17/2. maddesine kıyasen) gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir.
Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise, kıyasen uygulanması gereken İİK"nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi, sıranın değiştirilmesine ya da iptaline ya da sıra cetvelinin iptaline karar verilmemesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulmalıdır.
Mahkemece, davacı alacağının 100. madde bilgilerinin yanlış bildirilmesi sebebiyle davacıya daha az pay ayrıldığı iddiası kabul edildiğine ve eda hükmü kurulmadığına ve bu kabule göre eda hükmü kurulması da mümkün olmadığına göre, esasen sıraya ilişkin itirazın incelendiği ve kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda esasen sıraya ilişkin itirazı(şikayeti) inceleyen mahkemece, İİK"nın 142/son maddesi gereğince icra mahkemelerinin görevli olduğu gözönünde bulundurularak, HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, görevli olmadığının gözden kaçırılması doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re"sen BOZULMASINA, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.