11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/3955 Karar No: 2017/3439 Karar Tarihi: 04.05.2017
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/3955 Esas 2017/3439 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2015/3955 E. , 2017/3439 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Suç tarihinde, iletişim bayiinde çalışan olarak görev yapan sanık hakkında, katılan adına oluşturulan sahte dilekçeyle yurt dışından getirilen cep telefonunun katılanın pasaportuna işlettiği iddiasıyla özel belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında, sanığın üzerine atılı suçlamayı kabul etmeyerek, imzanın aboneye ait olduğunu savunması, suça konu 23.07.2010 tarihli başvuru dilekçesinin eklerinde katılanın kimlik bilgilerinin yer aldığı pasaport fotokopilerinin olması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, 23.07.2010 tarihli başvuru dilekçesi ekindeki pasaportun sahte olup olmadığının, aynı pasaport numarası üzerine başka telefonların işlenip işlenmediğinin, pasaport üzerine işlenen telefonların imei numaraları üzerinden kim tarafından kullanıldıkları tespit edilerek telefonların ne şekilde alındığının belirlenmesi ve sonrasında toplanan tüm delillere göre suçun sübutu halinde; hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında, özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, sanığa önödeme önerisinde bulunulması suretiyle hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.05.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.