Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17285
Karar No: 2018/9342
Karar Tarihi: 22.10.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/17285 Esas 2018/9342 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/17285 E.  ,  2018/9342 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davaya konu olay tarihi itibariyle trafik sigortası bulunmayan aracın yaptığı tek taraflı kazada yaralanan davacının % 50 oranında sürekli işgöremezliğe uğradığını, davalıya başvuru yapıldığı halde ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL. sürekli işgöremezlik tazminatının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 13.05.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, taleplerini 42.483,25 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, kaza tarihinde geçerli teminat limitleriyle sınırlı biçimde ve sigortasız araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, kusur durumunun tespiti ile müterafik kusurun da dikkate alınması gerektiğini, sigortasız araçta yolcu olan davacı yönünden hatır taşıması nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 42.483,25 TL. maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 07.02.2013"ten işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davaya konu tek taraflı kazayı yapan araçta yolcu olarak bulunan davacının kazanın oluşumunda kusurunun bulunmasının mümkün olmadığı, davacı açısından müterafik kusur teşkil edecek herhangi bir sebebin (emniyet kemeri
    takmama, alkollü ya da ehliyetsiz sürücü aracına binme gibi) bulunmadığı dosya kapsamından anlaşıldığından, kusur raporu alınmayışında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle, sürekli işgücü kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
    Davacı taraf, davacının yolcu olduğu aracın yaptığı tek taraflı kazada gerçekleşen yaralanma olayı nedeniyle ve yolcu olunan aracın ZMSS poliçesi bulunmadığı gerekçesiyle davalıya husumet yöneltmiştir.
    ... Yönetmeliği"nin 9/1. maddesinde, hesaba başvurulabilecek haller düzenlenmiş olup, anılan maddenin (b) bendinde "Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için" denilmek suretiyle, zarar tarihinde, aracın geçerli ZMSS poliçesinin bulunmaması hali de davalıya husumet yöneltilebilecek haller arasında sayılmıştır.
    Mahkemece, davacı tarafça ZMSS poliçesi bulunmadığı iddia olunan aracın, kaza tarihini kapsar geçerli ZMSS poliçesi bulunup bulunmadığı konusunda herhangi bir araştırma yapılmadan, davanın esası karara bağlanmıştır. Oysa, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan TRAMER belgelerinde, kazayı yapan araç için dava dışı Eureko Sigorta A.Ş. tarafından 19.11.2008-19.11.2009 tarihleri arasında ZMSS poliçesi düzenlendiği; bu poliçenin aracın satışı ve işleten değişikliği nedeniyle 24.12.2008 tarihinde iptal edildiği görülmektedir. Kaza yapan aracın detaylı trafik kayıtlarının gönderilmesi için ilgili emniyet müdürlüğüne yazılan yazıda aracın motor ve şasi numaraları yanlış yazıldığından, olayla ilgisi olmayan başka bir araca ait bilgilerin yollandığı da dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
    Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası işleteni değil, aracı takip eder. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 94. maddesinde, sigortalı aracı işletenlerin değişmesi halinde, devreden kişinin 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek zorunda olduğu, sigortacının sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği tarihi itibariyle 15 gün içinde feshedebileceği, sigortanın fesih tarihinden 15 gün sonrasına kadar geçerli olacağı düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı Kanun"un 95. maddesinde ise, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve
    tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurulabileceği hükümlerine yer verilmiştir. Bu bakımdan olay tarihini kapsayan ZMSS poliçesinin varlığı halinde KTK"nun 95/2. maddesi gereğince sigortacının tazminat yükümlülüğünün azaltılması ve kaldırılmasına ilişkin poliçenin iptal edildiği, geçersiz olduğu bu nedenle sorumluluğunun bulunmadığı gibi haller sigortacı tarafından 3. kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden, sigortacı zarar görene ödeme yapmak zorunda olacaktır.
    Açıklanan tüm bu nedenlerle; davalı ..."nın, trafik kazası nedeniyle oluşan zararlardan belirli ve sınırlı hallerde sorumlu olduğu, olay tarihini kapsar zorunlu mali sorumluluk sigortasının bulunması halinde davalıya husumet yöneltilmesinin mümkün olmayacağı, bir davada davalı yana husumet düşüp düşmeyeceğinin mahkemece re"sen dikkate alınması gerektiği, ZMSS poliçesi bulunan aracın işleteninin değişmesinin poliçenin geçerliliğine ve trafik sigortacısının sorumluluğuna etkisine ilişkin yukarıda anılan yasal düzenlemeler hep birlikte gözetilerek; davacının yolcu olduğu aracın, kaza tarihini kapsar geçerli ZMSS poliçesi bulunup bulunmadığının araştırılması ile araç mülkiyetine ilişkin değişiklikleri gösterir ayrıntılı tescil kayıtlarının getirtilmesi, geçerli poliçe bulunduğunun tespiti halinde ilgili sigorta şirketinden poliçenin getirtilmesi; daha sonra, poliçenin geçerliliğine ilişkin yukarıda anılan yasal düzenlemeler de dikkate alınarak, davalının zarardan sorumlu olup olmadığı ve davalıya husumet yöneltilmesinin mümkün olup olmadığı tartışılıp, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    Kabule göre de; davacı taraf, sadece sürekli işgücü kaybı nedeniyle maddi tazminat istemiyle dava açmış olmasına ve geçici işgöremezlikten kaynaklanan zarar giderim talebinde bulunmamasına rağmen; 6100 sayılı HMK"nun 26/1. maddesindeki taleple bağlılık ilkesinin ihlali suretiyle, 3 aylık geçici işgöremezlik tazminatının da hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
    Yine kabule göre; kaza yapan araçta yolcu olan davacının hatır için taşındığının ispat edilemediği gerekçesiyle, davalı yanın bu savunmasına itibar edilmemiş ve tazminattan indirime gidilmemiştir. Oysa, olaya ilişkin ceza soruşturması kapsamında alınan ifadesinde davacının, araç sürücüsü ..."ın arkadaşı olduğunu beyan ettiği görülmektedir. Davacının cezadaki bu ifadesi de dikkate alınıp hatır taşıması nedeniyle tazminattan hakkaniyete uygun, makul oranda indirim yapılması gerekirken, bu indirimin yapılmayışı da doğru olmamıştır.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi