Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/6828 Esas 2020/241 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6828
Karar No: 2020/241
Karar Tarihi: 13.01.2020

Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/6828 Esas 2020/241 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, daha önce gönül ilişkisi bulunan kadını sürekli arayarak huzur ve sükûnunu bozduğu gerekçesiyle Asliye Ceza Mahkemesi tarafından suçlu bulunmuştur. Ancak, bu karar yetersiz gerekçe ile verilmiş ve Anayasa Mahkemesi'nin 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkmıştır. Bu nedenlerle, Yargıtay 18. Ceza Dairesi kararı bozmuş ve dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.
Kanun maddeleri: Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu için TCK'nın 116. maddesi kullanılmaktadır. Sanık, TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğundan da yararlanmaktadır.
18. Ceza Dairesi         2019/6828 E.  ,  2020/241 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma ya da aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunulması eylemlerinin bir kez yapılmasının yeterli olmadığı, eylemin ısrarla tekrarlanması, süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saikiyle işlenmesi gerekmektedir.
    Sanığın aşamalarda daha önce gönül ilişkisi bulunan katılanı kullanmakta olduğu hattından arayarak görüştüklerine ilişkin savunması ile katılanın, sanığın kendisini rahatsız ettiğini iddia ettiği 05/04/2014- 22/04/2014 tarihleri arasında sanığın araması sonucu katılan ile birden fazla kez uzun görüşme sürelerinin bulunduğunun HTS kayıtlarından anlaşılması karşısında; sanığın kastının ne şekilde sırf huzur ve sükunu bozma saiki olarak kabul edildiği yöntemince açıklanmadan yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi,
    2) Kabule göre de;
    TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.