16. Hukuk Dairesi 2016/8789 E. , 2017/1043 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 140 ada 2, 3, 24, 145 ada 12, 13, 157 ada 3, 158 ada 3, 160 ada 34, 232 ada 1 ve 301 ada 1 parsel sayılı 140.31, 38.77, 2.510.30, 8.167.49, 1.962.11, 341.71, 3.413.48, 5.170.25, 1.214,37 ve 421,26 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. İtizarı Kadastro Komisyonunca reddedilen davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazlar 6 pay kabul edilerek 1/6 payın davacı ... adına, 5/6 payın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, taşınmazların kök muris...’den geldiği ve taksim edilmediği iddiası ile dava açmıştır. Davalı taraf ise taşınmazların yapılan taksimle kendilerine kaldığını savunmaktadır. Mahkemece; taşınmazların tarafların kök muris...’den geldiği ve mirasçılar arasında taksim sözleşmesinin olmadığı, tespit sırasında ... mirasçılarından erkek evlatlar ... ve ... tarafından kız kardeşlerin razı edilmeye çalışıldığı ancak davacı ...’ün taksime rıza göstermediği, buna göre mirasçılar arasında geçerli bir paylaşım olmadığı gerekçeleri ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, davacı, taşınmazlar müşterek muristen geldiği halde adına hisse yazılmadığı iddiasıyla Komisyona yaptığı itiraz sonrası 06.02.2012 tarihli imzalı beyanında; miras payına karşılık 140 ada 25 parsel sayılı taşınmazı aldığını ve bu parselin adına tespit edildiğini, temyize konu olmayan 158 ada 4 parsel sayılı taşınmazı kardeşlerinden ... adına yazılmasına muvafakat ettiğini, aynı zamanda temyiz konusu da olan diğer parsellere karşı yaptığı itirazdan vazgeçtiğini belirtmesine rağmen, davacı tarafın Komisyonda verdiği bu beyan Mahkemece değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.