Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1060
Karar No: 2017/1739
Karar Tarihi: 05.05.2017

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/1060 Esas 2017/1739 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2016/1060 E.  ,  2017/1739 K.

    "İçtihat Metni"


    Adalet Bakanlığı"nın, 19.01.2016 tarihli yazısı ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hükümlü ... hakkında mahkûmiyet kararı verilmesi ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına dair Bergama Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/04/2013 tarihli ve 2013/37 esas, 2013/67 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 08/02/2016 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Sanığın 11/10/2012 ve 26/10/2012 tarihinde işlediği iddia olunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı Bergama Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/04/2013 tarihli ve 2013/37 esas, 2013/67 sayılı kararı ile TCK"nın 188/3, 43/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 5.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın yasa yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
    2- Kanun yararına bozma yoluna başvurulması üzerine, mahkemece 19.11.2015 tarihli ek karar ile infazın durdurulmasına karar verildiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, Bergama Sulh Ceza Hakimliğinin 10/10/2012 tarihli ve 2012/653 değişik iş sayılı kararı ile ...ve ...kod numaralı kamu görevlilerinin “gizli soruşturmacı” olarak görevlendirilmelerine karar verilmiş olup, ... kod numaralı gizli soruşturmacının 11/10/2012 tarihinde buluştuğu sanıktan para karşılığında 1,57 gram esrar maddesi aldığı, ancak sanığı yakalama yoluna gitmediği, aynı gizli soruşturmacının 26 10-2012 tarihinde tekrar sanıkla buluşarak 20 TL karşılığında 2 içimlik esrar maddesi aldığı şeklinde gerçekleşen somut olayda, Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 15/06/2015 tarihli ve 2015 3152 esas, 2015/31780 sayılı kararında belirtildiği üzere; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 139. maddesine göre örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar açısından gizli soruşturmacı atanabileceği, kolluk görevlisinin Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda ve genel görevi kapsamında, kimliğini gizleyerek, alıcı rolüne girip, kışkırtma yoluna gitmeden (suça azmettirmeden veya teşvik etmeden), şüpheliden uyuşturucu madde almasının mümkün olduğu ve bu şekilde elde edilen delilin hukuka uygun olduğu, sanık uyuşturucu madde satma suçunu, suç işlemek için kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlemiş olmadığından, bu suçla ilgili olarak "gizli soruşturmacı" görevlendirilmesinin 5271 sayılı sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 139. maddesine aykırı olduğu, ancak Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda ve genel görevleri kapsamında kolluk görevlilerinin, kimliklerini gizleyip alıcı rolüne girerek sanıktan esrar almaları mümkün olduğundan, somut olaydaki kolluk görevlisini, gizli soruşturmacı değil "kimliğini gizleyen kolluk görevlisi" olarak kabul etmek gerektiği, devletin temel görevlerinden birinin de "suç işlenmesini önlemek olduğu", kolluk görevlilerinin, daha fazla ceza almalarını sağlamak için şüphelileri suç işlemeye yönlendirmesinin kabul edilemeyeceği, aksi halde gerek Anayasa"nın 2. maddesinde yer alan "hukuk devleti" ilkesinin, gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde öngörülen "adil yargılama" hakkı ihlâl edilmiş olacağı, adlî kolluk görevlisinin ilk esrar aldığı tarihte sanığın suçunun belirlendiği ve delilinin elde edilmiş olduğu, görevlinin daha sonra sanıktan tekrar esrar almasının hem gereksiz olduğu, hem de görevi kapsamında olmadığı, öte yandan görevlinin asıl amacının "uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak" değil, "suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibaret" olduğundan, olayda hukukî anlamda bir "alım-satım"ın da söz konusu olmadığı, sanığın hareketlerinin bütünüyle tek fiilden ibaret olduğu, "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" veya "uyuşturucu maddeyi satışa arzetme" suçunu oluşturduğu, uyuşturucu madde satma ve buna bağlı olarak zincirleme suçun unsurları bulunmadığı halde, iki kez uyuşturucu madde sattığı kabul edilerek 5237 sayılı Kanun’un 43. maddesi uyarınca cezasının artırılmasının yasaya aykırı olduğu şeklindeki benzer bir dosya kapsamında verdiği bozma ilamı dikkate alındığında, sanık ...’in kimliğini gizleyen kamu görevlisine iki kez uyuşturucu madde satma şeklindeki eyleminin yukarıda açıklandığı üzere tek suç olduğu gözetilmeksizin, 5237 sayılı Kanun"un 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Bergama Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/04/2013 tarihli ve 2013/37 esas, 2013/67 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    Bergama Sulh Ceza Mahkemesi"nin 10/10/2012 tarihli kararı ile soruşturmada kolluk görevlilerinin “alıcı görevli” olarak görevlendirilmesi kararı uyarınca alıcı görevlinin 11/10/2012 tarihinde buluştuğu sanıktan para karşılığında 1,57 gram esrar maddesi aldığı, ancak sanığı yakalama yoluna gitmediği, aynı görevlinin 26/10/2012 tarihinde tekrar sanıkla buluşarak 20 TL karşılığında 2 içimlik esrar maddesi aldığı şeklinde gerçekleşen somut olayda, kolluk görevlilerinin gerçek iradelerinin uyuşturucu madde satın alma değil, suç delilini elde etme olduğundan, somut olayda “uyuşturucu madde satma”nın gerçekleşmediği; böylece sanığın hareketlerinin bütünüyle “uyuşturucu maddeyi satışa arzetme” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanığın birden fazla kez uyuşturucu madde sattığı kabul edilerek hakkında zincirleme suçla ilgili TCK"nın 43. maddesinin uygulanması yasaya aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
    D) Karar :
    Açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma isteği yerinde görüldüğünden;
    1- Bergama Ağır Ceza Mahkemesi"nin 08/04/2013 tarihli ve 2013/37 esas, 2013/67 karar sayılı hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA,
    2- Aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak;
    a) Hüküm fıkrasının (1) numaralı bölümünde yer alan TCK"nın 43. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hüküm fıkrasından ÇIKARILMASINA,
    b) TCK"nın 43. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hüküm fıkrasından çıkarılması sonucu oluşan duruma göre;
    aa) Bir sonraki paragrafta yer alan “6 yıl 3 ay hapis ve 250 tam gün adli para cezası” ibaresinin “5 yıl hapis ve 200 tam gün karşılığı adli para cezası" olarak,
    bb) Bir sonraki paragrafta yer alan “250 tam gün adli para cezası” ibaresinin “200 tam gün karşılığı adli para cezası" olarak ve "neticeten 6 yıl 3 ay hapis ve 250 tam gün karşılığı 5.000,00 TL adli para cezası" ibaresinin "neticeten 5 yıl hapis ve 200 tam gün karşılığı 4.000,00 TL adli para cezası" olarak,
    cc) Bir sonraki paragrafta yer alan "5.000,00 TL. adli para cezasının 5237 SK.nun 52/4 maddesi uyarınca birbirini izleyen birer aylık aralıklarla aylık 250,00 TL olmak üzere 20 eşit taksit halinde sanıktan tahsiline" ibaresinin "4.000,00 TL. adli para cezasının 5237 sayılı Kanun"un 52. maddesinin 4. fıkrası uyarınca birbirini izleyen birer aylık aralıklarla aylık 200,00 TL olmak üzere 20 eşit taksit halinde sanıktan tahsiline" olarak,
    DEĞİŞTİRİLMESİNE,
    3-Hükmün değiştirilen bu şekliyle infazına,
    4-Dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine,
    05/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi