Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/8565 Esas 2017/1040 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8565
Karar No: 2017/1040
Karar Tarihi: 23.02.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/8565 Esas 2017/1040 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/8565 E.  ,  2017/1040 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu...Mahallesi çalışma alanında bulunan 534 ada 1 parsel sayılı 3776 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz arsa vasfıyla .... Belediyesi adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile çekişmeli 534 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 24.01.1997 tarihli bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 3036 metrekarelik kısmın davalı adına olan tapu kaydının iptaline, davacı adına kayıtlı 534 ada 2 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı tarafın tutunduğu, Ekim 1974 tarih, 10 sıra numaralı tapu kaydının, dava konusu taşınmaz bölümünü kapsadığı, zilyetlikle iktisap koşullarının da davacı yararına oluştuğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacının dayandığı tapu kaydı gayrisabit hudutlu ve 824 metrekare olup, miktarından fazla bir şekilde komşu 534 ada 2 parsele 992 metrekare olarak revizyon görmüştür. Anılan tapu kaydının batı ve kuzey hududunu okuyan yol, komşu 534 ada 2 parsel sayılı taşınmazın batı ve kuzey sınırında bulunmakta olup, kaydın 28.07.1973 tarihli haritasına göre de bu tapu kaydının çekişmeli 534 ada 2 parsel sayılı taşınmazı kapsamadığı, dayanak kaydın davacı adına 1974 yılında oluştuğu, tespit tarihinin ise 1983 yılı olduğu, tapu kaydının oluştuğu tarihten tespit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle iktisap koşulunu sağlayan süreye de ulaşılmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.