17. Ceza Dairesi 2016/8788 E. , 2018/10483 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet, temyiz talebinin reddi
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan 09.12.2014 tarihli ek karara yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, sanık ...’un temyiz isteğinin mahkemesince 09/12/2014 tarihli ek karar ile reddine karar verildiği, temyiz isteminin reddine dair 09/12/2014 gün ve 2014/514 sayılı ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik temyiz nedenlerinin 1412 sayılı CMUK"nun 315/2. maddesi uyarınca REDDİ, temyiz isteminin reddine dair ek kararın ONANMASINA,
2)Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, müşteki şirketten 1.000 EURO ve 3.500 USD"yi çaldığının anlaşılması karşısında, hırsızlık suçundan çalınan eşyanın değeri, sanığın kastının yoğunluğu gibi teşdit gerekçeleri bulunduğu halde, sanık hakkında alt sınırdan hüküm kurularak 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesine aykırı davranılması,
2-Müşteki vekilinin 08/12/2014 tarihli dilekçesi ile zararlarının tamamının giderildiğini bildirdiği ancak zararın hangi tarihte giderildiğine dair bir açıklığın bulunmadığı karar tarihi ile dilekçenin verildiği tarih arasında 5 gün gibi kısa bir sürenin bulunduğu, müştekinin kendisinin de karar celsesine katılmadığı ve bu konuda bir beyanının olmadığının anlaşılması karşısında; müştekiye sorularak zararının giderildiği tarih açıklattırılarak sonucuna göre TCK’nın 168. maddesinin uygulama yerinin bulunup bulunmadığının araştırılmasında zorunluluk bulunması,
3-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Yargılama gideri olarak hesaplanan 9.00 TL"nin, CMK’nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda terkin edilecek miktar olan 20 TL"nin altında kaldığından hâzineye yükletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 12.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.