Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2001/13-241
Karar No: 2001/235

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2001/13-241 Esas 2001/235 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu 2001/13-241 E., 2001/235 K.

Hukuk Genel Kurulu 2001/13-241 E., 2001/235 K.

  • ALACAK DAVASI
  • KESİN HÜKÜM
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 237 ]
  • "İçtihat Metni"

    Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri Asliye 5.Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 24.6.1999 gün ve 1999/242 E- 374 K.sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 23.12.1999 gün ve 1999/8281-10052 sayılı ilamı ile;(...Davacı 1991 yılında davalılarla bedelinin ortak ödeyerek AT Finanstan aldıkları otobüsün davalı HC adına kiracı olarak tescil edildiğini, ancak 1994 yılı ekim ayından bu yana araçtan yararlanmasının önlendiğini, ortaklığın tesbiti ile tescil ve ortaklığın tasfiyesine yönelik olarak açtığı davalıların reddedildiğini, bununla ilgili hakların saklı tutularak araç için verilen 68.000 DM karşılığı ile mahrum kaldığı kar karşılığı toplam 8.000.000.000 liranın ticari faizi ile ödetilmesini istemiştir.

    Davalılar aralarında ortaklık olmadığını, davacının ikinci şoför konumunda olduğunu ve aracın ŞC ile ilgisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.

    Mahkemece davacının ortak olmadığının kesin hükümlerle belirlendiği gerekçe gösterilen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Mahkeme kabulünün aksine davacı ile davalılar arasında varlığı öne sürülen adi ortaklık hukuki ilişkisinin mevcudu olmadığını tesbit eden kesin hüküm bulunmamaktadır. Bu durumda davalılar davacının adi ortaklık ilişkisini inkar ettiklerine göre davacı bu iddiasını yasal delillerle kanıtlamak zorundadır. Mahkemece davacının ortaklığın varlığına ilişkin delilleri ile varsa davalıların karşılık delilleri alınıp sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle HUMK.nun 237.maddesine göre bir hükmün, kesin hüküm olabilmesi için, dava konusunun, hukuki sebebinin ve taraflarının aynı olması gerekir. Mahkemece kesin hüküm olduğu ileri sürülen Kayseri Asliye 3.Hukuk Mahkemesinin 1998/284 esas ve 1998/1010 karar numaralı davasında; davacı 3.. F 4... plaka numaralı ve davalı AT Finans adına kayıtlı aracın trafikteki kaydının iptali ile yarısının kendi, diğer yarısının davalı ŞC adına tescilini, bu mümkün olmadığı takdirde, aralarındaki adi ortaklığın feshi ile tasfiyesini istemiştir. Mahkemece, adi ortaklığın tasfiye edilebilmesi için, ortaklık mallarının bulunması ve defterlerinin usulen tutulmuş olmasının gerektiği, böyle bir kayıt da ibraz edilmediği vurgulanarak dava red edilmiş ve bu karar derecettan geçmek suretiyle kesinleşmiştir.

    Görüldüğü üzere bu karar hukuksal nitelikçe adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin olduğu açıktır.

    Oysa, önümüzdeki davada davacı, adi ortaklık hukuki ilişkisi olmadığını tesbit eden ve kesinleşen karardan sonra, salt araç alımına katılım bedeli ile aracın davalılarca kullanılmasından doğan kazanç kaybını istemektedir. Hal böyle olunca ortada hukuki sebebi ve konusu tamamen ayrı ve mustakil iki dava bulunduğunda kuşku ve duraksamaya yer olmamalıdır.

    O nedenle varlığından söz edilebilecek ve dayanılacak bir kesin hüküm olmadığı açıktır.

    Mahkemece davaların hukuki nitelendirmesinde yanılgıya düşülerek, kesin hüküm nedeni ile davanın reddine yönelik direnme kararı vermesi usule ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozmalıdır.

    S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 14.3.2001 gününde, oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi