Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4682 Esas 2018/5521 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4682
Karar No: 2018/5521
Karar Tarihi: 27.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4682 Esas 2018/5521 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Ancak, sanığın tutuklulukta kalma süreleri ceza süresinden mahsup edilmemiştir. Ayrıca, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bir kararına dayanarak, Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan bir ağ olması nedeniyle bu ağa dahil olanların örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu belirtilmiştir. Sanığın Bylock kullanıcısı olduğunu inkar ettiği ancak bu iddianın yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma yapılarak hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, kararın eksik araştırma nedeniyle kanuna aykırı olduğu ve bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 314/2 maddesi: Silahlı terör örgütüne üye olma suçu
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi: Terör örgütünün faaliyetleri kapsamında suç işlemek
- TCK'nın 62, 53 ve 58/9 maddeleri: Ceza hukukuna ilişkin diğer maddeler
16. Ceza Dairesi         2018/4682 E.  ,  2018/5521 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanığın duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanığın gözaltında ve tutuklu kaldığı sürelerin TCK"nın 63. maddesi uyarınca cezasından mahsup edilmemiş olması,
    2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı""nın kabul edildiği gözetilmekle,
    Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde ön görülen ceza miktarı gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 27.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.