11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/4411 Karar No: 2017/3422 Karar Tarihi: 04.05.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4411 Esas 2017/3422 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak, sanığın suçu kabul etmediği, delillerin yeterli olmadığı, benzer suçlara ilişkin dosyaların incelenmediği ve belgenin müsaderesine karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle karar bozulmuştur. Ayrıca, sanığın koşullu salıverilme tarihine kadar sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden haklardan faydalanabileceği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesidir.
11. Ceza Dairesi 2015/4411 E. , 2017/3422 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın savunmasında, yüklenen suçu kabul etmemesi, dosyada temyiz dışı sanık ..."ın suça konu muayene işleminin yapılması için ruhsatı sanık ..."e verdiği, muayenenin bu sanık tarafından yapıldığı yönündeki iddiasını doğrulayan herhangi bir delilin bulunmadığının ve UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında benzer nitelikteki eylemleri nedeniyle yargılaması devam eden/temyiz incelemesi sırası bekleyen dava dosyalarının bulunduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından, öncelikle sanığın mukayeseye esas imza ve yazı örnekleri temin edilerek muayene işlemindeki el yazısı-rakam ve imzaların sanığa aidiyeti hususunda usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklandığı üzere, belgelerde sahtecilik suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve fiil tarihleri de dikkate alınarak; sanığın fiillerinin her biri yenilenen kasıtla işlenmiş ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, UYAP ortamından ve sair surette tespit edilebilecek benzer suçlara ilişkin dosyalarının akıbeti araştırılarak, mümkünse mevcut dava ile birleştirilmesi, aksi halde özetlerinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren onaylı örnekleri dosyaya intikal ettirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; a)Suça konu belgenin dosyada delil olarak saklanması yerine, müsaderesine karar verilmesi yasaya aykırı, b)5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04.05.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.