9. Hukuk Dairesi 2021/3810 E. , 2021/7994 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı şirkete ait işyerinde şoför olarak 15/06/2007 tarihinden 09/01/2014 tarihine kadar çalıştığını ve iş sözleşmesine haklı olarak son verdiğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 01.07.2020 tarih, 2017/27494 esas ve 2020/8393 karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verildikten sonra yargılamaya devam edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, mahkeme yönünden; bozma kararında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak, kararda açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama “usulü kazanılmış hak” olarak adlandırılır. (09/05/1960 gün ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı). Bu hukuki kurum mahkemeye; hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve yerine getirilmesi istenilen hususlar kapsamında, yargılama usulünün, davanın sürüncemede kalmaması ve en az maliyetle bir an önce bitirilmesi amacına yönelik “usûl ekonomisi ilkesi” çerçevesindeki hükümleri ışığında, uyulan bozma kararı gereğinin yerine, tam olarak getirilmemesi gerekçesiyle ikinci kez “BOZULMASINA” sebebiyet vermeyecek şekilde, özenle işlem yapmak ve hüküm kurmak zorunluluğunu getirir.
Somut olayda; Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 01.07.2020 tarih, 2017/27494 esas ve 2020/8393 karar sayılı bozma ilamı uyarınca; “2-...dava edilen alacak kalemlerinin belirsiz alacak davasına konu olup olamayacakları tartışıldıktan sonra; belirsiz alacak davasına konu alacaklar bakımından ıslah zamanaşımı itirazı dikkate alınmadan hesaplama yapılmalı ve faiz başlangıç tarihi de dava tarihi olarak kabul edilmelidir. Bu hususun dikkate alınmaması hatalıdır.” gerekçesi ile kararın bozulduğu ve mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde davacının kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağına ilişkin taleplerinin belirsiz alacak davasına konu olup olamayacağı değerlendirilmeksizin gerekçelendirilmediği, bu bağlamda bozma gereği yerine getirilmeden hüküm kurulması hatalıdır.
3-Yukarıda ikinci (2.) bentte yapılan açıklamalar uyarınca; Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nin 01.07.2020 tarih, 2017/27494 esas ve 2020/8393 karar sayılı bozma ilamı uyarınca; “3-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının çalışma saatlerinin tanık anlatımlarına göre 06.00-22.30 olarak kabul edilmesi dosya kapsamına daha uygun düşecektir. Fazla mesai ücreti bu saat aralığına göre hesaplanmalıdır.” gerekçesi ile kararın bozulduğu ve Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamı dikkate alınmayarak bozma öncesi gibi 05:00-22:30 saatleri arası çalışma süresi esas alınmak suretiyle yapılan hesaplamanın hükme esas alınması, bu bağlamda bozma gereği yerine getirilmeden hüküm kurulması hatalı olup ikinci kez bozmayı gerektirmiştir.
4-Mahkemece, fazla çalışma ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan takdiri indirim hariç olmak üzere esastan reddedilen tutar 740,00 TL olmakla Mahkemece davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinde reddedilen tutar aşılarak 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı gerekçelerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.04.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.