17. Hukuk Dairesi 2015/16999 E. , 2018/9316 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... ve Nuri vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalı ... sevk ve idaresindeki, davalı ..."a ait, davalı ... tarafından sigortalı bulunan aracın davacıların mirasbırakanı Ayhan idaresindeki ve davacı Samet"in yolcu olarak bulunduğu, traktöre arka kısmından çarpması sonucu trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonucu davacıların murisinin vefat ettiğini, davacı Samet"in ise yaralandığını davalı sürücünün, 205,5 promil alkollü olduğunu belirterek müteveffanın eşi ... için 100.000,00 TL, oğlu Samet için 50.000,00 TL, babası Hasan için 20.000,00 TL kızı Ebru için 15.000,00 TL, kızı Yasemin için 15.000,00 TL olmak üzere toplam 200.000,00 TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği 06.05.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Davacılar ..., ... maddi tazminat davasının feragat
nedeniyle reddine, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne; ... için 5.000,00 TL,... için 2.000,00 TL, ... için 4.000,00 TL, ... için 4.000,00 TL, ... için 4.000,00 TL tazminatın haksız fiil tarihi olan 06.05.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar Yusuf ve Nuri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... ve Nuri vekilinin tüm davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar ışığında olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumu, ayrıca davacı Samet"in dava konusu kaza nedeniyle yaralanmış olması dikkate alındığında, davacıların tümü için ayrı ayrı hükmedilen manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar Yusuf ve ... vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 973,42 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar Yusuf ve ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 18/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.