Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/4182 Esas 2017/7209 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4182
Karar No: 2017/7209

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/4182 Esas 2017/7209 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/4182 E.  ,  2017/7209 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkillerin paydaş; olduğu 434 ada, 69 parsel sayılı taşınmazda kat maliki olan davalının, plana göre dublex olarak yapılmış olan dairesinin alt bölümünü ayırarak iki ayrı konut haline getirdiğini ve ayrı ayrı kiraya verdiğini bu işlem sırasında bir de kendi dairesinden otopark bölümüne çıkış yaparak tuğla ile işlemek suretiyle bir oda oluşturduğunu yapılan tadilat işlemlerinden sonra binada kanalizasyon sorunları yaşandığını, apartmanın giriş altında yer alan bu katın su, hatta kanalizasyon suyu içinde olduğunu, binanın yavaş yavaş çürüdüğünü, oturanların da kötü kokular içinde yaşadığını beyan ederek, davalının kaçak olarak yaptığı bölmenin kaldırılarak eski hale getirilmesini talep ve dava etmiş, mahkemece davalının, kendisine ait bahçe dubleksi dairenin zemin kat bahçe tarafına Kat Mülkiyeti Kanununa ve yönetim planına, onaylı mimari projesine aykırı olarak, kendisine ait taşınmaza bağlantılı, eklenti yaptığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kat maliklerinin 4/5’nin rızası olmadan davalının kendi bağımsız bölümünden otopark bölümüne projeye aykırı olarak çıkış yapılması ana yapıda ve tuğla ile örülerek oda oluşturulması 634 sayılı Kanun hükümlerine aykırı olup karar mahiyeti itibariyle usul ve kanuna uygun olup sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    Karar gereğinin yerine getirilmesi için 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi gereğince uygun bir süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinin sonuna "davalıya karar gereğinin yerine getirilmesi için 10 gün süre verilmesine" ibaresi eklenmek suretiyle hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/10/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.