11. Hukuk Dairesi 2016/12247 E. , 2017/3282 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 28/01/2016 tarih ve 2013/475-2016/34 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 30.05.2017 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının 17/03/1998-09/07/2001 tarihleri arasında ...bank A.Ş. Yönetim Kurulu Üyeliği görevinde bulunduğunu, ..."nun 09/07/2001 tarihli kararıyla 4389 sayılı Kanun"un 14/3 ve 14/4 maddelerine istinaden ...bank A.Ş."nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin davalı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu"na devredildiğini, söz konusu devir işlemi akabinde Bankalar Yeminli Murakıpları ve Banka Teftiş Kurulu Başkanlığı"nın hazırladığı denetim raporlarına istinaden banka hakim ortakları ve müvekkilinin de aralarında bulunduğu eski yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile diğer yöneticileri aleyhine mali sorumluluk davası ile ceza davası açıldığını, ayrıca bu davalarda ... ve ..."nın taleplerine istinaden, davacının malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulduğunu, yurtdışına çıkışlarının tedbiren yasaklandığını ve ... kararı ile 5411 sayılı Kanun"un 26. maddesine istinaden imza yetkilerinin geçici olarak kaldırıldığını, davalı şirket ortaklarının ... ve ... ile gizli görüşmeler gerçekleştirdiğini, sonuçta gizli anlaşma ve protokoller düzenlendiğini, davalılardan ... ve ... tarafından ayrı ayrı ve birlikte gerçekleştirilen haksız/hukuka aykırı işlemler neticesinde ...bank A.Ş"nin ..."ye devrine karar verildiğini, ... tarafından bildirilen raporların, yine bankanın mali yapısının bilançoların sahte düzenlenmesi suretiyle davacıdan gizlendiğini, davacının bankaya el konulmasına gerekçe gösterilen hiçbir işleme dahil olmadığını, ... ile yapılan 01/03/2007 tarihli gizli protokol ile müvekkilinin hukuki durumunun doğrudan etkilendiğini, ... ve hakim sermayedar arasında yapılan 18/01/2013 tarihli uzlaşma (dostane çözüm) protokolü ile müvekkili hakkındaki suç isnatlarından beraat etme hakkından mahrum bırakıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davalıların kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacıya zarar verdiği iddia edilen işlemlerin davalıların haksız eylemlerinden kaynaklandığının ispat edilemediği, bankacılık konusunda uzman olan davacının bilgi ve tecrübesi gereği bankanın mali yapısı ve mevcut durumunun kendisinden davalılar tarafından gizlendiği kendisinin şikayet ve ceza soruşturma ve kovuşturması sonucunda bu durumdan sonradan haberdar olduğu yönündeki iddiasının gerçekçi olmadığı, davalıların ... ve ..."nin şirkete ve malvarlığına el konulmasını sağlamaları ve istemelerinin mümkün olmadığı, Danıştay"ın iptal kararının yerine getirilmemesi, ...bank"ın iade edilmemesi, ... ve ..."nin yaptığı idari işlemlerin ve cezai yönden davacı, aile fertleri, grup çalışanları ve banka yöneticileri hakkındaki cezalandırılması yönündeki şikayetlerinin ve açtığı davaların davacı ve davalıların muhatap tutulmasında, ..."nin kendisiyle anlaşan ve protokol akdeden banka ortakları yönünden davalarından feragat etmiş olmaları ve şikayetlerinden de vazgeçmiş olmalarında, yine ...bank için davalıların AİHM"de açtığı davayı kazanmaları sonucunda bu karar uyarınca ..."nın da yapılan protokol çerçevesinde müracaatlarını geri çekerek müdahillikten çekilmesi sonucu ceza davasının düşmesinde ve verilen kararın kesinleşmesinde davalıların davacının zarar görmesi niyetiyle hareket etmedikleri, maddi ve manevi tazminatı gerektirecek yasal şartların oluşmadığı, ..."nin aldırdığı ihtiyati tedbir kararı sonucu içerisinde davacının da bulunduğu ...bank Yönetim Kurulu üyeleri aleyhine ihtiyati tedbir ve ayrıca icra dosyalarına bağlı olarak ihtiyati haciz uygulamalarının yine ..."nin bir süre sonra talebi sonucu kaldırıldığı, konulan ihtiyati hacizlerin de fiilen infaz edilmediği, davacı gibi davalıların da bu uygulamaya muhatap oldukları, davalıların haksız el koymaya yönelik olarak bütün yargısal yolları denedikleri, sonuçta hukuki süreci lehe olarak sonuçlandırdıkları gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 01.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.