16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5173 Karar No: 2018/5494 Karar Tarihi: 27.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5173 Esas 2018/5494 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi'nin 2018/5173 E. ve 2018/5494 K. sayılı kararı, silahlı terör örgütüne üye olma suçu nedeniyle verilen mahkumiyet kararına istinaf başvurusunun esastan reddiyle sonuçlanmıştır. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebi incelendikten sonra, cezanın süresine göre şartların bulunmamasından dolayı sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteği reddedilmiştir. Dosyanın esasına geçildiğinde, temyiz talebi reddedilmemiştir. Hüküm kurulurken temel cezanın teşdiden belirlendiği ve aynı takdire gerekçede yer verildiği için cezanın asgari hadden uygulanacağına dair yazılan ifadelerin bozma sebebi yapılmadığı belirtilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlenmiş, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı ifade edilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. madde.
16. Ceza Dairesi 2018/5173 E. , 2018/5494 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hüküm kurulurken temel cezanın teşdiden belirlendiği belirtilip gerekçede de aynı takdire yer verilmiş olmasına göre hükmün 1. fıkrasında ayrıca cezanın asgari hadden uygulanacağına dair şehven yazılan ifadeler bozma sebebi yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 27.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.