MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62, 52, 51/1. maddeleri gereğince mahkumiyet

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, ... market çalışanı olduğu, marketin bölge sorumlusu olan katılan tarafından 19.03.2013 tarihinde yaptığı hesap kontrollerinde günsonu toplam kredi kartı ile yapılan alışverişlerde, banka hesaplarına göre market hesaplarının yüksek gösterildiğini belirlediği, bu işlemi yapanın bahse konu yerde mağaza sorumlusu olarak çalışan sanık olduğunun tespit edildiği, sanığın farklı günlerde olmak üzere toplam 6500 TL parayı alarak mal edindiğinin ortaya çıktığı, sanığın hasta olduğu ve geri geleceği bahanesiyle işyerinden ayrıldığı ve kendisine ulaşılamadığı, sanığın böylece üzerine atılı suçları işlediği iddia olunan olayda;
Katılanın 08/11/2013 tarihli talimat duruşmasında verdiği ifadeyle ilk yapılan tespitte sanığın 6500 TL parayı aldığını, sonradan yapılan ayrıntılı kontrolde ise, toplam 13.000 TL paranın eksik çıktığını beyan etmesi, sanığın 24/06/2014 tarihli savunmasında, katılan şirketin suç konusu miktarı iki katı para istediği için zararlarını gidermeyeceğini ve takdiri mahkemeye bıraktığını beyan etmesi, dosya içeriğinden de mahkemece zarar miktarına ilişkin bir tespitin yapılmadığının anlaşılması karşısında; öncelikle zarar miktarının belirlenmesi amacıyla hüküm kurmaya elverişli ayrıntılı bilirkişi raporu alınması, sanığa etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma imkanı tanınması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de,
1)Sanığın farklı günlerde olmak üzere toplam 6500 TL parayı alarak mal edindiğinin iddia ve kabul edildiği olayda TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
2)5237 sayılı TCK"nun 51/7. maddesinde "hükümlünün deneme süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin" belirtilmesi karşısında, sanık hakkında "denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde ertelenen cezasının tamamen infaz kurumunda çektirilmesine" şeklinde infazı da kısıtlayacak şekilde hüküm kurulması,
3)Hükümden sonra 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı gereğince TCK"nın 53/1.maddesinin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4)Sanığın, mahkumiyetine hükmedilmiş olmasına rağmen kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 25/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.