6. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/1851 Karar No: 2016/44 Karar Tarihi: 18.01.2016
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/1851 Esas 2016/44 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2015/1851 E. , 2016/44 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın ipitali davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde;Davalı şirketin 22.07.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracısı olduğunu sadece bir aylık kira bedellerinin ödendiğini geri kalan kira beellerinin ödenmediğini bu nedenle ödenmeyen ve kira sözleşmesi gereği muaccel hale gelen kira bedellerinin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını belirterek itirazın iptaline ,asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili ,davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı kiracı .... vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince ; Taraflar arasında akdedilen 22.07.2013 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesinde davalı şirketin kiracı, diğer davalı borçluların kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.Kira sözleşmesi 10. maddesinde kiracının kira bedellerinden herhangi birini ödemediği takdirde müteakip aylara ait bir yıllık kira bedelinin ihtara hacet kalmaksızın muacceliye kespedeceği düzenlenmiştir.Davacı alacaklı 07.01.2014 tarihinde borçlu kiracı şirket ile müteselsil kefiller aleyhine başlattığı icra takibi ile ödenmeyen 2013 yılı Eylül,Ekim,Kasım,Aralık, 2014 yılı Ocak ayı ile kira sözleşmesi 10.madde gereği muaccel hale gelen ay kira bedellerinin tahsilini istemiştir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren TBK"nun 583. maddesinin birinci fıkrasına göre; "Kefalet sözleşmesi yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şarttır." düzenlemesi yer almaktadır. Yasada tarif edilen şekle aykırı düzenlenen kefalet sözleşmesine istinaden kefalet sorumluluğu doğmaz. Somut olayda kira sözleşmesi, 6098 Sayılı TBK"nun yürürlüğe girmesinden sonra imzalanmış olduğundan, kefaletin şekil şartları 6098 Sayılı TBK hükümlerine tabidir. Kira sözleşmesinde, kefilin sorumlu olduğu miktar, kefalet tarihi ve müteselsilen kefil olduğuna ilişkin açıklamalar kefilin el yazısı ile belirtilmediğinden, yasal şekle uygun verilen bir kefalet söz konusu olmadığından, davalıların borçtan sorumlu tutulması mümkün değildir. Bu nedenle bu davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine,18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.