9. Hukuk Dairesi 2021/3678 E. , 2021/7991 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde alt işverenler nezdinde 1997 yılında çalışmaya başladığını, sırasıyla ... Elektrik, ... Elektrik, ... Elektrik, ... Elektrik, ... Elektrik firmaları bünyesinde yedi yıl aralıksız çalıştığını, iş sözleşmesinin son olarak çalıştığı ... Elektrik firması tarafından bildirimsiz ve tazminat ödenmeden 2004 yılında feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, husumet itirazında bulunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 12.11.2015 tarihli kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi’nce yapılan inceleme sonucunda 23.01.2019 tarihli 2017/19201 esas – 2019/1701 karar sayılı ilamı ile bozma kararı verilmiş olup Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek devame dilen yargılama sonunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmişlerdir.
Gerekçe:
Davalı temyizi yönünden ;
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.
Somut olayda, mahkemece tesis edilen kararda, davacının kabul edilen alacağı 3.679,39TL"dir. Mahkemece kabul edilen alacaklar, karar tarihi itibari ile temyiz kesinlik sınırı olan 3.920,00 TL kapsamında kaldığı anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun"un 427, 432 maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Yukarıda yazılı sebepten, davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı kanun"un 427, 432 maddeleri uyarınca REDDİNE,
Davacı temyizi yönünden;
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinde; tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için bu tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası,dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği ancak hükmedilen ücretin kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceği düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı lehine takdiri indirim dışında reddedilen alacak miktarı 1.600,00 TL olup; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı lehine 1.600,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebi ise de, açıklanan bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3/2 maddesi yollaması ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 6. bendinde yer alan “6-Maktu 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” ibaresinin hüküm fıkrasından tamamen çıkartılarak yerine ; “6- 1.600,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.04.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.