Esas No: 2021/8493
Karar No: 2022/3520
Karar Tarihi: 15.03.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/8493 Esas 2022/3520 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin çeşitli kredi kartları, kimlikler ve para ile birlikte çalınan cep telefonunu satın almak veya kabul etmek suçundan mahkum edildiğini belirtti. Temyizde, mahkemenin suçun vasfında ve delillerin takdirinde yanılgıya düştüğü, suçun nitelikli hırsızlık suçu olarak değerlendirilmediği ve uzlaşma kapsamında olduğu gerekçeleriyle karar bozuldu. 5237 sayılı TCK'nın 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun uzlaşma kapsamına alındığı, suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanacağı belirtildi. 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu açıklandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Olay günü mağdurun kilitli aracının kelebek camı kırılmak suretiyle aracının içine girilip eşine ait içerisinde çeşitli kredi kartları, kimlikler, 400 TL para ve samsung marka cep telefonun çalındığı, HTS kayıtlarına göre telefonu ilk olarak temyizin dışı sanık ...’nun eşi tarafından kullanıldığının tespit edildiği, sanık ...’nun ikinci el telefon alım satım işi ile ilgili olarak ... iletişim adlı işyerinin yetkilisi olduğu, suça konu telefonu denemek için kullanmış olabileceklerini ve söz konusu telefonu sanık ...'den kimlik fotokopisi ve üzerinde suça konu telefonu sattığına ilişkin yazılar bulunan belgeyi sunduğu, kovuşturma aşamasında da, telefonu satın aldığı kişi olarak sanığı teşhis ettiği, sanık ...'in ise, ikinci el telefon alım satım işi ile uğraştığını, aldığı bazı telefonların hırsızlık malı çıktığını, söz konusu telefonu satın alıp satmış da olabileceğini, ancak satın aldığı kişinin açık kimlik ve adres bilgilerini bildirmemiş ve söz konusu bahsettiği satışla ilgili herhangi bir belge sunmamış olması dikkate alındığında, eyleminin suç tarihi de dikkate alınarak TCK’nın 142/1-b maddesinde düzenlenen nitelikli hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suçun vasfında ve delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması;
2-Kabule göre de;
Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nın 165. maddesinde tanımı yapılan suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca; ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.'' hükmü de gözetilerek 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle farklı gerekçeyle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının korunmasına, 15.03.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.