11. Hukuk Dairesi 2016/292 E. , 2017/3239 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin markalarının sahibi olduğunu escilli markalarının bulunduğunu, davalı tarafa ait mağazada çeşitli ürünlerde davacının markalarının izinsiz olarak kullanıldığının tespit edildiğini, davalının davacıya ait tescilli markayı ve eseri görünümü itibari ile birebir taklit eden ürünler sattığını ileri sürerek maddi manevi tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı tarafın söz konusu eylemlerinin davacı şirketin marka ve telif haklarına tecavüz ettiğinin tespitine, men"ine ve sona erdirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının iş yerine çeşitli firmalardan çok sayıda naylon torba içerisinde plaj havlusu satın aldığını, bunlar arasında markalı havlular olduğunu bilmediğini, aldığı bütün havluları kontrol etmesinin mümkün olmadığını, bu havluları üretimini kendisinin yapmadığını, markalı havlu adedinin çok az olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının işyerinde yapılan tespite göre on adet üründe marka ve şeklinin kullanıldığı, davalının ibareli ürünlerin bulunmasını ve satışa sunulmasını haklı gösterecek bayilik sözleşmesi veya marka lisans sözleşmesi sunamadığı, davacıya ait tescilli marka ve şekil ibaresinin birebir benzerinin davalı tarafça ticari amaçla elinde bulundurularak marka hakkına tecavüz edildiği, kusurlu olmasa dahi 556 sayılı KHK"nın 61/a maddesi gereğince markanın izinsiz kullanımından dolayı sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının davacının marka hakkına tecavüz ettiğinin tespitine, tecavüzün men"ine, davacı şirketin maddi manevi tazminat haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 31.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.