11. Hukuk Dairesi 2016/670 E. , 2017/3235 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin ticaret unvanının sicile 1993 yılında tescil edildiğini, davalının kötüniyetli olarak aynı ticaret unvanını 2013 yılında tescil ettirdiğini, bu durumun ticari hayatta karışıklık yaratacağını ve kabul edilemeyeceğini, nitekim yasal düzenlemelerin de buna cevaz vermediğini, davalının unvan kullanımının müvekkilinin ticaret unvanına tecavüz yarattığı gibi haksız rekabete de neden olduğunu ileri sürerek davacı müvekkilinin unvanına vaki tecavüzünün men"ini ve davalının unvanındaki ibaresinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin kuruluşunun davacı şirketten önceye dayandığını, 01.01.1980 yılında ortaklarının soyadı olan ismiyle bir kollektif şirket olarak kurulup, bu kuruluşun 21.03.1980 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, olan şirketin nev"ini 2013 yılında anonim şirkete dönüştürdüğünü ve . unvanına haiz olduğunu, 1980 yılından beri kurucu ve hali hazırdaki pay sahiplerinin soyadı olan ismini kullanarak gıda sanayi ve ticari alanında faaliyet gösterdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların her ikisinin de ticaret unvanlarında ek niteliğinde ibarelerinin yer aldığı, davacı şirketin unvan tescilinin 1993 yılı olduğu, davalı şirketin 2013 yılındaki nevi değişikliğinden daha önceki bir tarihte gerçekleşen ve davalı şirketin tüzel kişilik kazandığı 1985 yılından itibaren ticaret unvanın da ibaresine yer verdiği, nev"i değişikliğine gidilmesi durumunda TTK. madde 180/1 uyarınca yeni türe dönüştürülen şirketin eskisinin devamı olduğu, bu durumda unvanındaki öncelik hakkının davalıya ait olduğu, davacı şirketin tescil önceliğinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
../...
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 31/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.