3. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11435 Karar No: 2017/11187 Karar Tarihi: 20.09.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/11435 Esas 2017/11187 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2017/11435 E. , 2017/11187 K.
"İçtihat Metni"
Kasten yaralama suçundan sanık ..."nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-e ve 62/1. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına dair Tunceli Asliye Ceza Mahkemesinin 25/04/2008 tarihli ve 2007/142 esas, 2008/100 sayılı kararının itiraz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle yapılan ihbar üzerine, hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Türk Ceza Kanun"un 86/2, 86/3-e, 62/1 ve 52/2 maddeleri uyarınca 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Tunceli Asliye Ceza Mahkemesinin 23/05/2017 tarihli ve 2016/219 esas, 2017/200 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 25.07.2017 tarih ve 2017/6704 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 08.08.2017 tarih ve 2017/47613 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi. Mezkur ihbarnamede; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanun"un 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı. Gereği görüşülüp düşünüldü: Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Tunceli Asliye Ceza Mahkemesinin 23/05/2017 tarihli ve 2016/219 esas, 2017/200 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince aleyhe sonuç doğurmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA; dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 20.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.