11. Hukuk Dairesi 2016/5605 E. , 2017/3231 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada verilen 07/10/2015 tarih ve 2014/62-2015/348 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirket nezdinde ile sigortalı bulunan kağıttan oluşan emtianın davalı taşıyıcı şirkete ait nakledilmek üzere 19.08.2013 tarihinde sevk edildiğini, ancak kağıtların indirilmesi sırasında bir paket opak beyaz kağıdın tır kasası içerisinde monteli halde bulunan profil demirlerine takılmasından dolayı hasar görmüş olduğunun tespit edildiğini ve tutanak tutulduğunu, meydana gelen bu zarar nedeni ile müvekkili şirketin sigortalısına toplam 4.576,00 TL tazminat ödediğini, meydana gelen zarardan taşımayı üstlenen davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek 4.576,00 TL tazminatın 4.160,00 TL"lik kısmının 13.09.2013 ödeme tarihinden, 416,00 TL"lik kısmının ise 23.09.2013 ödeme tarihinden itibaren avans faizi, masraf ve avukatlık ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket temsilcisi; taşımanın hasarsız, ziyasız ve sağlam olarak tamamlandığını, taşıyıcı olan şirketlerinin sorumluluğunun olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; sigortalı emtianın davalı şirkete ait kamyon ile nakledilmek üzere sevkedildiği, emtianın indirilmesi sırasında bir paket opak beyaz kağıdın tır kasası içinde monteli olan profil demirlere takılmasından dolayı hasarlı olduğunun tespit edildiği ve tutanak tutulduğu, hasarın nakliye sırasında oluşmasının mümkün olmadığı, hasarın yükün boşaltılması sırasında paketin yukarıya doğru kaldırılması ile sert bir yere sürtmesi ve kağıtlara baskısı sonucu oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda, davadışı sigortalıya ait kağıt emtiası davalı tarafından taşınmış olup, varma yerinde yapılan incelemede bir kısım emtianın hasarlı olduğu ve dosya kapsamında bulunan tutanak, ekspertiz raporu ve diğer belgelere göre bu hasarın yükün boşaltılması sırasında oluştuğu sabittir. Dava konusu taşımada, yükü boşaltma işini varma yerindeki alıcı firmanın elemanları yapmıştır. Davalı taşıyıcı, taşıma sözleşmesi kapsamında yükleme ve boşaltma işini üstlenmemiştir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK"nın “yükleme ve boşaltma” başlıklı 863. maddesi “Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür” hükmünü haizdir. Her ne kadar davalının üstlendiği edimler arasında yükleme ve boşaltma işi olmasa da TTK"nın 863. maddesinde ifade edildiği üzere taşıyıcının yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlü olduğu gözetilerek bu kapsamda taşınan emtianın zarar görmesinde davalının müterafık kusurunun bulunup bulunmadığının tartışılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, hasarın nakliye esnasında oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, eksik incelemeye dayalı hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 31/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.