MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av...."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacı vekili, taraflar arasındaki akaryakıt alım sözleşmesi uyarınca davalıdan akaryakıt alan müvekkilinin, bedellerini tamamen ödemesine rağmen teminat olarak verilmiş boş çekleri davalının doldurarak kanuni takip yollarına giriştiğini, müvekkilinin davalıya borcu olmayıp, çeklerin karşılıksız olduğunu iddia ederek, çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi gereği müvekkili şirketin bayiliğini alan davacının, gerek sözleşmeye aykırı davranarak ve gerekse aldığı mal ve hizmet bedelini ödemeyerek müvekkili şirkete borçlandığını, karşılığında ise davaya konu çekleri imzalayarak müvekkili şirkete teslim ettiğini, karşılıksız çıkan çeklerin tahsili için yapılan takiplerin itirazsız kesinleştiğini, ancak davacının başvurusu üzerine takiplerin icranın geri bırakılması yolu ile kaldırıldığını, davacının borcu ödediğini yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, asıl ve ek bilirkişi raporu ile imzası inkar edilmeyen ve tarafların kabulünde bulunan 19.03. 2013 günlü anlaşma metni hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle çek bir ödeme vasıtası olup, kural olarak mevcut bir borcun tediyesi amacı ile verildiğinin kabulü gerekmesine, davacının dava konusu çeklerin teminat olarak boş verildiği ve aradaki anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasını usulen kanıtlayamamış olmasına, mahkemece kabul edilmeyen ödemenin, davacı şirketin para tahsiline yetkili kişisine yapılmamış olmasına ve yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazları ile davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Menfi tespit davalarında, dava tarihindeki borçluluk durumu saptanarak bir karar verilmelidir. Somut olayda,davacı tarafından yapıldığı saptanan ve mahkemece davacı alacağından mahsup edilen ödemelerin davadan sonra gerçekleştiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda davadan sonra yapıldığı saptanan ödemelerle ilgili dava bölümü yönünden davanın konusuz kaldığı gözetilerek bir hüküm kurulması ve dava tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.


.../...

SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.100.00.-TL. duruşma vekalet ücretinindavacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.