Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 14.10.2010 tarih, 10629-23497 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Taşınmaz maliki şikayetçi 3.kişi S.... Ö... ve asıl borçlu şirket hakkında yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte, satış ilanının, borçlu şirketin adresine gönderildiği ve her iki borçlu yönünden de “sekreter N... T.... imzasına” tebliğ edildiği anlaşılmıştır.  Şikayetçi S... Ö...’ya yapılan tebliğ işlemi, tebliğ anında muhatabın orada bulunup bulunmadığı tespit edilmeden gerçekleştirildiğinde bu hali ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 17.maddesine uygun olmadığı gibi hasma tebliğ yasağı nedeniyle de aynı yasanın 39.maddesine aykırı olmakla, usulsüzdür.
İİK. nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya ve tapu sicilindeki ilgililere tebliğ edilmesi gerekir. İhale konusu ipotekli taşınmazın maliki, olan şikayetçiye satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
Ayrıca takip dosyasında şikayetçi Eskişehir 3.İcra Mahkemesi’nin 05.08.2009 tarih ve 2009/638-665 sayılı kıymet takdirine itiraz davasında vekille temsil edildiğinden, satış ilanının vekil yerine asile tebliği, HUMK.nun 62.maddesi, Avukatlık Kanunu’nun 41 ve Tebligat Kanunu’nun 11.maddesi aykırıdır.
O halde, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken istemin reddi isabetsiz olup, Dairemizce kararın açıklanan nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşıldığından borçlunun karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ  : Borçlunun karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 14.10.2010 tarih ve 2010/10629-23497 sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.