16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4298 Karar No: 2018/5431 Karar Tarihi: 27.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4298 Esas 2018/5431 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/4298 E. ve 2018/5431 K. numaralı karara göre, sanık silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edilmiştir. Ancak sanığın cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma istemi reddedilmiştir. Karar temyiz edilmiş, ancak temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olduğu belirlenmiş ve hüküm ONANMIŞTIR. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK 62, 58/9, 53, 63.
16. Ceza Dairesi 2018/4298 E. , 2018/5431 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK"nın 62,58/9, 53, 63. maddeleri gereği mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Sanık hakkında tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "17.08.2016" yerine "17.06.2016" olarak yazılması mahallinde giderilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 27.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.