Esas No: 2022/1377
Karar No: 2022/3546
Karar Tarihi: 16.03.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2022/1377 Esas 2022/3546 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların nitelikli yağma suçundan hüküm giydikleri ve mahkemenin bu hükme ilişkin yapılan istinaf başvurusunu reddettiği belirtilmiştir. Temyiz edenler olarak sanıkların müdafiileri tarafından yapılan temyiz başvurularının eksik ve hukuki yönüne ilişkin olmadığı gerekçesiyle esastan reddedildiği ifade edilmiştir. 5271 sayılı CMK’nın yargılama sürecine ilişkin hükümleriyle ilgili olarak, temyiz başvurusunun sadece hükmün hukuka aykırı olması halinde yapılacağı, temyiz sebebinin ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabileceği belirtilmiştir. Dosyada tespit edilen kanun maddeleri ise 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a-b-c-d-h, CMK’nın 288, 294, 301, ve 302/1. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli yağma
HÜKÜMLER : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi,
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafiileri
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ...’in temyize konu ceza dava dosyasında tutukluluklarının bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız bozulmasını istediği temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir." ve aynı Kanunun 301. maddesinin "Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, sanık ... müdafiinin temyiz isteminin; sanığın temyiz dışı sanık ...'ün alacağının tahsili zannıyla olay yerine gidip olaya karışmadığına, sanık hakkında teşdit gerekçesi gösterilmeyerek takdir hakkının keyfi kullanıldığına, usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerektiğine; sanık ... müdafiinin temyiz isteminin; sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmadığına, kabule göre de alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulmasının ve TCK'nın 168. maddesi uyarınca alt sınırdan indirim yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik olduğu belirlenerek anılan sebebe yönelik yapılan incelemede;
31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 10. maddesiyle 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Oluş ve dosya içeriğine göre, eylemlerin TCK’nın 5237 sayılı TCK’nın 149/1-a-b-c-d-h maddelerinde düzenlenen nitelikli yağma suçuna uyduğu, Bölge Adliye Mahkemesi’nin kabul ve takdirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hallerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanıklar ... ve ... haklarında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümlerde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İTİRAZLARININ ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 16/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.