
Esas No: 2017/21087
Karar No: 2020/20366
Karar Tarihi: 17.12.2020
Silahla tehdit - mala zarar verme - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - iftira - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/21087 Esas 2020/20366 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, iftira
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın sabıkasında görülen ilamın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olması, CMK’nın 231/8. maddesine 28.06.2014 tarihli ve 6545 sayılı Yasanın 72. maddesiyle “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” cümlesi eklenmiş ise de, suç tarihi itibariyle anılan düzenlemenin yürürlükte olmaması nedeniyle daha önce verilen hükmün açıklanmasına geri bırakılmasına dair kararın engel oluşturmaması karşısında, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının ve ertelemenin gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, “derdest ve karara çıkmış bulunan dosya sayısı, adli sicil kaydında yer alan ilamların niteliği ve çokluğu nazara alındığında sanığın ileride tekrar suç işlemekten çekineceği hususunda mahkemede olumlu kanaat oluşmadığı’’ şeklinde yasal olmayan gerekçe ile CMK"nın 231. maddesinin ve TCK’nın 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Sanığın soruşturma aşamasında, olayın öncesinde katılan ile ortak olduklarını, ortaklık bittikten sonra katılanın sahte senet düzenleyerek kendisi aleyhine haksız icra takibi yaptığını, bu nedenle devam eden davalarının bulunduğunu savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak, sanık hakkında tehdit ve mala zarar verme suçları açısından haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
3-Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günü, Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.