23. Hukuk Dairesi 2018/1550 E. , 2020/4530 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı iflas erteleme talebinin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirketin 1999 yılından beri Konya"da şeker ve çikolata imalatı ve pazarlaması konularında iştigal ettiğini, 2011 yılından sonra ucuz ithalat ve yerli firmaların fiyat arttırımına gitmemeleri nedeniyle kârlılık payının azaldığını, müvekkili şirketin piyasa payını kaptırmamak için kısa vadede banka kredilerine yöneldiğini ve bu durumun şirketin borca batıklığına etki ettiğini, tedarikçilerin müvekkiline güvenmeye devam ettiklerini, iflasın ertelenmesi halinde müvekkili şirketin iyileştirme projesini uygulayarak borca batıklıktan kurtulabileceğini ileri sürerek, müvekkili şirketin iflasının bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Müdahiller vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulune dair verilen kararın bir kısım müdahil vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz’in 2015/6671 E.- 2016/2660 Karar sayılı ilamı ile kayyım raporlarının, şirketin iyileştirme projesinin uygulanıp uygulanmadığı ve borca batıklıktan kurtulma yolunda somut adımlar atılıp atılmadığı hususunda görüş içermediği, davacı şirketin fabrika binasında bulunan ilk madde ve malzemeleri fason üretim yaptırdığı ... Ltd. Şti."ye sattığı, 800.000,00 TL sermaye arttırımı taahhüt edilmesine rağmen 530.000,00 TL"lik kısmının ödendiği, sermaye borcu olan bir şirketin iyileştirme projesi ciddi ve inandırıcı sayılmayacağı, İİK"nın 179/a maddesindeki düzenlemeye uygun nitelikte kayyım raporu alınıp, daha sonra kayyım raporlarını denetleyen, davacı şirketin mali durumunu ve iyileştirme projesini açık ve somut dayanaklarla değerlendiren, şirketin son durumu hakkında açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınması gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davacı şirketin borca batık olduğu ve her türlü faaliyetini sonlandırdığı, şirket yöneticisi ve büyük ortağının Tunus ülkesinde yaşadığı, kendisi ile irtibat kurulamadığı, şirketin hiçbir faaliyetinin ve ticari işleminin olmadığı, şirketin malvarlığını elden çıkarmasının şirketin
tasfiyesi niteliğinde olduğu ve bu haliyle şirketin iyileştirme projesinin ciddilikten ve inandırıcılıktan yoksun hale geldiği, iflas ertelemesinin şirkete ve alacaklılarına artık bir fayda sağlamasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davacı şirketin iflas erteleme talebinin reddi ile borca batık davacı şirketin iflasına karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.