16. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2149 Karar No: 2017/843 Karar Tarihi: 14.02.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/2149 Esas 2017/843 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2016/2149 E. , 2017/843 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden taraftan gelen olmadı. Aleyhine temyiz istenilen ... vs. vekili Avukat ... geldi. Gelenin yüzüne karşı duruşmaya başlandı. Sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişmeli taşınmazın 8.000 metrekarelik bölümünün ortak muris ... tarafından tespitten 10 yıl önce davacıya verilip zilyetliğinin devredildiği anlaşıldığından, mahallinde keşif yapılarak ortak muris tarafından davacıya verilen bölüm yöntemince belirlenerek bu bölümün taşınmazdan ifrazı ile davacı adına tescile karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece ne davacının ne de baba ..."in taşınmazın bölünerek kullanılması yönünde bir iradesinin bulunmadığı, beyanların örtüşmediği ve ifraza elverişli sınırların tespit edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğuna göre, bozma ilamında işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin yerine getirilmesi zaruridir. Hükmüne uyulan bozma ilamında "baba ... tarafından davacıya verilen bölüm yöntemince belirlenerek, bu bölümün taşınmazdan ifrazı ile davacı adına tescile karar verilmesi" hususuna işaret edilmiştir. Bozmadan sonra keşif sırasında beyanı alınan ... ise aralarındaki anlaşma gereğince yoldan başlayarak güneybatıya doğru 8 dönüm yeri davacıya, kalan bölümü ise oğlu ..."e verdiğini, ancak davacı kendisine verilen bölümü ekmesi için kardeşi Kemal"e verdiği için arazinin fiilen bölünmediğini bildirmiştir. Hal böyle olunca, yoldan başlayarak güneybatıya doğru 8 dönüm yerin taşınmazdan ifrazı ile davacı adına tescile karar verilmesi gerekirken usuli müktesep hakkın ihlaline neden olacak biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.