12. Ceza Dairesi 2019/11415 E. , 2019/11707 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs
Hüküm : TCK"nın 277/1, 43/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/17901 soruşturma numaralı dosyası kapsamında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçundan şüpheli olarak ifadelerine başvurulan ... ve ...’ın, uyuşturucu maddeyi sanık ...’dan satın aldıklarını söylemelerinin ve onu teşhis etmelerinin ardından, sanık ... hakkında başlatılan adli soruşturma sonunda, sanık ...’nun uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan cezalandırılması istemiyle Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 25.07.2012 tarihli iddianameye dayalı olarak Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/359 esasına kaydedilen davanın 02.10.2012 tarihli duruşması başlamadan önce, duruşma salonundaki dinleyici koltuğunda polis memuru olan tanık ...’ın gözetiminde duruşma sırasını bekleyen sanık ...’nun, aynı duruşmaya tanık olarak davet edilen ve kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçundan yargılandıkları davada müdafiileri olan tanık ... ile birlikte dinleyici koltuğuna oturan ... ve ...’ı gördüğünde, onlara; “Benim için mi geldiniz, sıkıyorsa konuşun!” biçiminde bağırdığı, tanık ... müvekkilerini duruşma salonundan çıkardıktan sonra da, onların gıyabında, “Ben ikinci kez içeri girersem kötü olur, burası Kayseri, beni tutuklamaya kimsenin g...tü sıkamaz!” şeklinde sözler söylediği, bunun üzerine tanık ...’ın sanık ...’dan sessiz olmasını istediği, bir süre sonra duruşmanın başladığı ve tanık olarak beyanları alınan ... ve ...’ın esrarı kendilerine satanın sanık ... olmadığını ifade ettikleri iddiasına konu olayda;
Sanığın, yargılaması başlayacak olan davada, tanıklar ... ve ...’ın kendi aleyhine beyanda bulunmalarını engellemek amacıyla, “Benim için mi geldiniz, g...t...nüz sıkıyorsa konuşun!” biçiminde yüksek sesle bağırıp, gerçeği söylemekle yükümlü olan tanıkları hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs etmesinden dolayı sübut bulan eyleminin TCK"nın 277/1. madde ve fıkrasındaki yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçunu oluşturduğuna dair yerel mahkemenin kabulünde dosya kapsamına göre bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sübuta ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın, aynı dava dosyasında tanık sıfatıyla beyanları alınacak olan ve duruşma salonundaki dinleyici koltuklarında müdafiileri ile birlikte oturan ... ve ...’a, duruşma öncesi, “Benim için mi geldiniz, g...t...nüz sıkıyorsa konuşun!” biçiminde bağırmasından ibaret eyleminde, adliyeye karşı işlenen yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs suçunun koruduğu hukuki yarar ve niteliği itibariyle adı geçenlerin anılan suçun mağduru olmadıkları da dikkate alındığında, zincirleme suç koşullarının oluşmadığı gözetilmeden, sanık hakkında belirlenen temel cezada, herhangi bir gerekçeye dayanılmaksızın, “Zincirleme suç koşulları oluştuğundan” şeklindeki ibarelerle TCK’nın 43/1. madde ve fıkrası gereğince ¼ oranında artırım yapılmak suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
2- T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.